Seni Seviyorum Sevgili

Seni seviyorum, her gün her gece hayalimde ve düşlerimde içten içe beynimi kemiren, kara kazan gibi içten içe içimde kaynayan sevgili..

Yeter; içimden çık istiyorum.. Varlığınla seni düşünmek, tatlı bir acıyken, senin yokluğunla gerçek bir acı yaşıyorum, ikisi de yakıyor içimi..

Artık, hayal bile edemiyorum beynimdeki senden başka bir şey düşünemiyorum... Göz bebeklerim büyüdü boş boş bakmaktan, içi kızardı ağlamaktan, davul gibi şişti uykusuzluktan.. Nolur yeter artık; kalbim tekliyor hasretinden, yüreğim sıkışıyor gelmediğinden.. Usul usul erimekteyim, can çekişip ölmekteyim..

Yokluğunda seni düşündükçe titreme tutuyor vücudumu..
Kendime dönmeye çalışıyorum ama üşüyorum.. Kapanmalı artık gözlerim. Sonsuz bir karanlıkta tek başıma yürümeye devam etmeliyim, seni bulup sarılarak ısınmak, ruhunla huzur bulamak adına.. Yürümeliyim ardıma bile bakmadan sana doğru , yürümeliyim paramparça duygularım, sendeki değerleri ve sevgileri, bulmak adına, yok ederek yaşadığım tüm olumsuz zamanları.. Kavuşabilmek adına yürümeliyim..

Oysa bu gece de öyle mutluydum ki, rüyama girdiğin için, bu karanlığın içinde, bana her sarılışında, beni her öpüşünde, rahatlıyor huzur buluyorum..

Bir kaç gece sonra bu gece de ellerin uzanıyordu bana doğru.. Ben sana uzandıkça senin ellerin uzaklaşıp kısalıyor tutamıyorum.. Adım adım uzaklaşıyordun benden.. Dur nolur dur, sevgine sana muhtacım, bağrıyordum ardından, seni seviyorum seni seviyorum, diye..

Koşup yakalamalıyım ellerinden yakalamalıyım.. Ona gitmeliyim, gitmeliyim ona diyordum.. Ama sen, git gide sisler içinde kayıp oluyordun... Sisler içinde kayıp oluşlarındaki hislerimden faydalanıp doya doya öp beni.. Seni seviyorum Sevgili..

Çöl yağmurları altında, çöl kumları sarıyor bedenimi.. Peşinden koşaraken sisler arasında göz yaşlarım dökülüyor peşin süre.. Kumlara düşmeden kuruyor göz yaşlarım.. Koynum boyunum her tarafım kum... Cehennem sıcaklığı misali... Seraplarla boğuşuyorum... Nerdesin nerdesin ? Seni seviyorum sevgili..

Göz yaşlarımdan, hıçkırıklarımdan..
Açlığımdan, susuzluğumdan..
Uykusuzluğumdan, kaderimden...
Yangınlarımdan, çaresizliğimden... Ve bütün hislerimden faydalanıp ısrarla doya doya öp beni..
Seni seviyorum sevgili..

Sana olan sevgi açlığınnın ve sensiz soğuk gecelerin çaresizliği nasıldır bilir misin ?

Sanki rüya gibi her şey.. Çaresizliğimi, yaşıyor ve sensiz çaresizlik içinde yanıyor bu bedenim.. Hayali de olsa, ruhen de olsa bu bedenden kurtulmuşken, bu bedene geri dönüp girmeden nolur sev beni, seviş benimle öp beni.. Seni seviyorum sevgili..

Seni sevmenin bana verdiği acının çaresizliği nasıldır bilir misin?

Yanar dağdan fışkıran lavları ve onun yakıcı sıcaklığını hissetin mi ? Yokluğunda ben hissediyorum sevgili.. Yokluğunda işte böyle bir şey seni sevmek.. Ve her yanından mutluluklar akan yolda parkda, sevgi ve aşk akan kalabalıklar arasında yalnız kalıp da ağladığın oldu mu? İşte böyle bir şey seni sevmek.. Gülmeye hasret, gülen insanlar arasında, yaşlar gözpınarlarından damla damla süzülürken, hasret içerisinde ateşin en azgın zamanında korlaşan bir kor gibi yanar oldun mu? Yokluğunda ben yanıyorum sevgili..

Dudaklarının ıslaklığındaki hislerimden faydalanıp yanmışlığımdan söndür beni.. Seni seviyorum sevgili..

Zaman geçiyor, acım dinmiyor.. kanıyor kapanmıyor yaralarım.. Tükenirken ben, aklımda bir tek sen.. Görüyor musun, yine konuşuyorum ama sessizce.. Çaresizliğime susuyorum.. Susmayı öğreniyor yüreğim, susuyorum

Ve şimdi senden çok uzaklarda.. Seni seviyorum sevgili demekten başka bir şey gelmiyor elimden.. Gözlerimin feri sönmüş.. Bakışlarım karanlık duvarda bir noktada.. Hayalimde, düşlerimde ve düşüncelerimde hep sen..

Düşlerimdeki hüzünlü hislerimden faydalanarak doya doya sarıp sarmala sara sara öp beni...
Seni seviyorum sevgili..

Bir çaresizlik, bir umutsuzluk içimdeyim.. Sanki bakıldığında her yerden görülebilen en sevmediğim anıların kaynağı üzerimde dolaşıyor, kara bulutlar misali, üzerime çöreklenmiş gibi sensiz geçen o zalim günler geceler..

Yine bu günkü gibi ki gibi soğuk bir son bahar akşamıydı.. Ağaçlar son yapraklarını dökmek üzere son hüzünlü gülücüklerini saçıyorlardı..

İşte yıllar önce; 'elveda' demiştim duygularımın beşiği zeytin gözlerine.. Hüzünlerimdeki sessizliğimin başkaldırısı bir başkaydı o gün.. Ve ne yazık ki, biçare gözlerimde iki damla yaş..

Biçareliğimdeki biçare iki damla göz yaşımdaki hislerimden, doya doya, ağlata ağlata öp beni öp.. Seni seviyorum sevgili..

Bilmem sende düşlerinde görüp ruhunda hissedebiliyor musun bedenimin çaresizliğini ? Aramızda kopan fırtınadan sonra, kuruyan dudaklarımdan zorlukla çıkan ismin, seni seviyorum dediğin sesin hala güzel ve yalın, bu gün gibi kulaklarımda şimdi..

Sanki senden arda kalan bir rüzgar esintisi duvarlara çarparken, bize ait olan bir şarkımızı fısıldıyordu kulaklarıma.. Benimle uykuya dalan gecenin kolları arasında, sana bir şiir, bir hikaye, belki de bir deneme daha yazıyordum, sensiz geçen günlerimin altına..
"" Seni Seviyorum Sevgili ""diye, bendeki senin adın buydu !!

Sensiz karanlık ve soğuk gecelerimin karanlığını aydınlatan sokakta ki yanıp yanmamaya karar veremeyen fersiz lamba, ta yıllar öncesindeki maziyi getiriyor gözlerime.. Gece derinleştikçe gecenin suskun suskunluğunu dinliyorum kireç ve sıvadaki toprak kokusunu içerime çekerek..

Sıvadaki hüzünlü hislerimden duvardan duvara vurarak kendime getirip öp beni....

Şimdi sen, sıcacık bir odada kuştüyü yatağına gömülmüş tatlı mazimizi ve hayallerimizi zevkle içerken; ben gecenin çiy bıraktığı soğuk bir boş yatak altında içinde yastığımı sen yapıp ısındığım sevgili.. Elimde kâğıdım-kalemim ve sen.. Yazgılarımla yazıp çizdiğim hislerimden çize çize öp beni öp.. Öp ki ısınayım yokluğunda düşlerimdeki varlığınla

Şuan sen, elimde kalemimde düşlediğim tek gerçek.. Nasıl yazsam diye düşünüyorum seni..

Anlaşıldı...
Tan ağrıyor sabah olmakta.. Sendeki rüyadan uyanma zamanıdır artık.. Gitme zamanıdır artık gözlerinin içindeki yuvadan..

Hangisi daha zor, hangisi daha acı ? Gerçekten gitmeli miydim, yoksa savaşmalı mı ? Bir yol arıyorum kendime.. Gerçekte, rüyamda, hayalimde bulduğum tüm yollarsa sana çıkıyor sevgili..

Yokluğunda aşkına muhtaç, sevgine aç, özlemine ihtiyaç, sana ise yoksulum..
"" Seni Seviyorum Sevgili "

(N.K. 23 Ekim 2010)

26 Ekim 2010 5-6 dakika 14 öyküsü var.
Beğenenler (4)
Yorumlar (2)
  • 13 yıl önce

    sevgi ve sevgili çok güzel olmuş zaten değerini bulmuş tebrikler...

  • 13 yıl önce

    Dosta, teşekkürler, ve tebrikler kabul edilir. diyormuşum.. :)) Saygılar..