Adam, Çocuk Ve Kaldırım
Bekle martı
Anlatacaklarım bitmedi daha
Kapılıp gidersen başka düşün cazibesine
Avuçlarımda kalır şairliğim
Ve ufalanır sükutunun altın kafesinde
Şimdi beni boşver de
Bıraktığın dostların bekler gülümseyişini
Kimi suyun üst mertebesinde ağırlar kendini
Kimi ölümü göze almışcasına
Karada sayar kirpiklerini
Hava soğuk
Deniz gri
Ufuk hala çizgiden yana
Oynar hayata tüm repliklerini
Adam bakmaksızın mafsallarına
Kaldırıma sokuldu dizleriyle
Örtemedi yüzünü yaşamın sentezine
Bir çocuk yapıştı ki o vakit paçasına
İkisi de en inanılmazı yaşıyorlardı
Havalandı gökyüzü
Çakıldı ansızın saç diplerine
Ne duman nede toza bulandı ortalık
Bu onların vakur gidişiydi
Bensizliğe
Artık görüyorum şiir
Bir süreliğine bıraktı martı uçmayı
Nasıl doğduğunu anlayamadan
Öfkeli karanlık
Çıkageldi her zamanki zaferiyle
Adam, çocuk ve kaldırım
Her biri kendince düş arıyordu
Öyle yabancı
Öyle uzak
Ve asil bir kandırmaca içerisinde
Sonunda
Vuruldu martı denizin grisine
Bu onların masalıymış da
Biz aldanmışız görüntüye
Şimdi ne sen varsın martı sevincinde
Ne de ben yokum bu serzenişte...
Gözyaşlarıma aşina kentlere şiir yazıyorum çocuk.! Unuttum sanma son bakışlarını.! ........ kutlarım sayın Gültepe
dost sizi okurken şiire douyorum zira siz çok yoğun emek veriyorsunuz
ben anlatıma vuruldum..tebrikler👍👍👍👍
m.gültepe...
giden ya da gittiği ile kalan bir adam...
şiirin iç sesinde bir dağılmanın anatomisi çizilmiş dize dize, ne adam, ne kadın en çokta çocuk...
tebrikler...
Adam çocuk ve kaldırım. Apayrı bir dünya.
Tebrikler.
Şimdi beni boşver de Bıraktığın dostların bekler gülümseyişini Kimi suyun üst mertebesinde ağırlar kendini Kimi ölümü göze almışcasına Karada sayar kirpiklerini
Hava soğuk Deniz gri Ufuk hala çizgiden yana Oynar hayata tüm repliklerini
kutlarım
sevgiyle kalın