Adam Sadece Seviyordu
Adam sadece sevdi..
Eş/siz sevdi.Lakin adına ne bir vahiy indi aşkın,ne bir şair bir beyit yazdı yalnızlığa..
Adam sevdi fakat kadın lâl kaldı karşılıklara.
Ve dedi ki içinden;
Sen benim suskunluklarıma Şems olacak kadar aşık değilsin!
Evet sevdi adam ama inançsızlık yüreğinin tenhasında çok ölümler yarattı..
Akrep yelkovanı soktukça,kimsesizliğin koyu tonlu imdatları bitmeyecekti.
İsrafil üflemedikçe sûr'a ağlayışların ölüm tadındaki nedenleri bilinmeyecekti.
Ve güneş batıdan doğmadıkça adam dirilmeyecekti onsuzluktan dalıp gittiği kanlı uykudan.
Büyütülecek bir şey yoktu kadın için.
'Adam sadece seviyordu'
Ama bilmiyordu ki kadın,adam sevmese ölüm olmazdı sonsuzlukların adı,şairler sevilmemeye aşk demezlerdi ..
Adam sevmese..
Belki o zaman büyütülürdü göbek adına aşk konulmuş üvey gülümseyişler.
Belki o zaman Hamuş'un sessizliği şiir olmazdı.
Adam sadece seviyordu,
Kadın bilmiyordu aşkın şeriatını.
Bilse,bir peygamber merhametine eş değer seven adama gel derdi bakışları.
Bilse,ucunda gitmekte olsa uzatırdı elini adamın eline ve parmakları parmaklarına girince dönerdi belki dünya adam içinde.
Bilse,ayrılığın kuyularına düşmeyi göze,adamı gönlüne alırdı.
Kadın,bilse aşk şeriatını,
Aşkın kimyasını aklına düşünce diye karıştırmazdı.
Bilse,korkarak atmazdı adımlarını,koşardı yıpranmış sevgilerin kollarına.
Bilse aşkın ancak harap bir kalpte olduğunu çırpınmazdı sevgiye leke düşüren insanların elinde..
Adam sadece seviyordu..
Sadece susuyordu gitmelere,
Susuşları birer ispattı aşkının gerçekliğine.
Çünkü gerçek aşkta kelimeler değil yürekler hüküm sürerdi.
Gerçek aşkta,dilsiz olur aşık..
Adam sadece seviyordu..
Sadeliği bir meleğe yazılan uzunca bir şiire ana başlık olacak kadar yürekliydi..
Ve sadeliği,eşsiz bir güzelliği gülümsetebilirdi,umutlarının direnişlerinde..
Adam sadece seviyordu..
Bu yüzden sabrediyordu.
Cennete açılan her kapı,
Karanlığı aydınlatsın diye beklediğimiz ay ışığı
Ve şafağın sonbahar sarılığı,sabır isterdi..
Bu yüzden bekliyordu.
Adam sadece seviyordu.
Sevdikçe sancılanıyordu ürkek kalbi,sevdiği elini kalbine koyar diye de direniyordu zorluklara.
Sevdikçe,yalnızlığa çıktığı her yolculuk ruhunda bir parçayı kaybediyordu..
Adam sevdikçe,tepeden tırnağa değişiyordu aşkın anlamı.
Adam sadece seviyordu.
Kadın alt üst olur diye hayatı korkuyordu sevmekten.
Oysa aşk altını üstünden güzel gösterirdi hayatın.
Kadın bunu da bilmiyordu..
Adam sadece seviyordu.
Kadın sevmiyordu. Ve bu en büyük kusuruydu..
Buna rağmen zorda olsa adam seviyordu.
Kusursuzu sevmek kolaydır,
Adam kusurlarında kusurunu karakterine işlemiş bir kadını 'sadece seviyordu'..
Adam sadece seviyordu..
Fahişe bir çöl gülünü avuçlarında sarmalayacak kadar çok seviyordu..
Gülün dikenlerini de sevebilecek kadar çok seviyordu.
Ve bir fahişeye yar diyebilecek kadar kör seviyordu..
Adam sadece seviyordu.
Kadın çekiniyordu aşkın izdüşümünde yürümekten.
Oysa 'yolun sonunu düşünmek beyhude bir çabadan ibarettir'demişti Şems yüzyıllar önce,sanki kadına inatla..
Adam sadece seviyordu..
Bu yüzden sığ bakıyordu gözleri aşka
Kadın sevmiyordu,
Bu yüzden bir girdap kadar korkutucuydu aşk gözünde.
Adam sadece seviyordu,sonsuz seviyordu..
Bu yüzden hiçbir şiire son olamıyordu ipi kaçmış kelimeler..
Bu yüzden her şiirin sonunda,tıpkı başı gibi
''ADAM SADECE SEVİYORDU''
15 yaş daha....boyundan ve yüreğinden büyük şairliği... ilginç hem de çok....değme şairlere taş çıkaracak kadar güçlü bir kalem... şaşırdım oldukça.
ve dizelerin ve duyguların bir şairi hatırlattı.ölü bir şairi. o da bir kadın sevdi o kadın da anlamadı o aşkı.
seni çok ama çok tebrik ediyorum. çok iyi yerlerde olacaksın eminim.