Ah
Fısılda sevgili, eğil kulağıma,
Sessiz olsun nefesin ,
lakin derine işlesin,
Öyle bir derine insin ki,
Öyle uzaklarıma ulaşsın ki,
İçimde tek bir boşluk kalmasın,
Doldur beni senliginle
Aşk de bana
Sev de,
Gel de,
Seninim de,
Hic gitmeyeceğini söyle,
Söyle ki,
Tasasız bir çocuk olayım o anda,
Uçurtma uçuralım sonsuzluğa,
Çiçek toplayalım renkli bahçelerden,
Kır kokusu dolsun genzimize,
Papatyalara uzanalım,
Birleşsin gözler, bir çift dudakla beraber .
Fısılda sevgilim,
Nefesinle aşkı anlat,
Leyla ile Mecnun'u çatlatırcasına,
Romeo ile Julieti ağlatalım
Doldur beni senliginle
Aşk de bana
Sev de,
Gel de,
Seninim de,
İşte o zaman,
Bir volkan alevlenir benliğimde,
Kulaklarıma eğilmiş dudakların,
Dudaklarıma bedellenir,
Nefesin,
Ah nefesin,
Alır beni bu diyarlardan,
Ruj kokulu boyutlara,
Aşk hiç böyle olmamıştı sanki,
Sanki hiç yaşanmamış gibi bu evrende,
Ben de sana sevgilim,
hep kal derim
Seviyorum derim ,
Gitme derim ,
Seninim derim ,benimsin derim.
Benimsin derim..... benim olursun, bitmez sonsuzlukta.
Aşk dedikya,
ne hasrettir aşkı tanıtan
ne de ağlarken döktüğün mutluluk yaşları...
aşk tutkudur bazıları için
olup veya olmamanın çetin mücadelesi
arada kalmışlığın felsefesi
olmak ya da olmamak dedim ya
görmek ya da görmemek
hissetmektir aşk
amaçsız hissetmek
ne uğrunda ölünecek kadar asil
ne unutulacak kadar zavallıdır
yaşam biçimi değildir aşk
gözyaşlarını dökme becerisi hiç değil, kutsalliginda.
küçük bir bebeğin annesine ağlamasıdır aşk...
bir kuşun yuvasını yapmasıdır
penguenin buzu kırıp balık çıkarmasıdır belki...
aşk destan değildir hiç bir zaman
ama onu yaşayan hep efsane olmuştur...
tüm bildiklerini unut şimdi sana bir sır vereceğim adın yazılı bir sonbahar şarkısı gibi bilmezsin bilmezsin bilmezsin bir minneti büyütür ve emzirir gibi...aşk
sahibinin sesinden dinlersin sorgusuz gerçeği kırıktır tüm geçmişin
öpersin öpersin öpersin bir ihanetin dudaklarını
keser ve diker gibi...aşk
Ellerini tutamadığımı düşündüm bir an,
Sökülecek gibi oldu kalbim yerinden,
Sanki son anını yaşayan bir mahkum gibi,
Gözlerimi kapatıp nefesimi verdim o an,
Teninde kayboldum.
Gözlerine bakmadığımı hayal ettim bir an,
Titredi dudaklarım anında,
Bir damla yaştan, fazlası döküldü gözlerimden,
Kanadı kırılmış uçurtma gibi savruldu iç organlarım,
Bakışlarında kayboldum.
Saçlarına dokunamasam ne olur dedim kendime,
Amaçsız bir hayata yelken açtım aniden,
Güneşin doğmasını, kutupta 6 ay bekler gibi duygulandım.
Savrulan saçlarında kayboldum.
Yanımda olamayacağını hayal ettim,
Sanki geldi birisi, kılıç sapladı yüreğime,
Kanlarım saçılırken etrafa, gözlerine baktım son kez.
Seni seviyorum dedim, gözlerim kararırken hayata,
Düşünmeyi bıraktım hemen.
Hep yanında olacağım gerçeğinde kayboldum.
Ellerini tuttum,Teninde kayboldum.
Gözlerine baktım, büyüsünde kayboldum,
Dudaklarına bağlandım, şehvetinde kayboldum.
Sana sarıldım,anne kucağından daha öte, kutsallığında kayboldum.
Bana güç veren yüreğinle,
sınırsız bir çölün ortasında kayboldum.
Kavrulan sıcakta bile, aşkınla serinledim.
Kutup soğuğunda, göğsünde ısındım.
Seni sevdim,
Ve kayboldum
Öyle bir kayboldum ki.
Artık hersey sensin.
Kapattım gözlerimi
Ben sende kayboldum