Ah Be Barışım
Ah be Barışım,
Kimsesiz kaldın kendi içinde,
Küçük gözlerin şahitti,
Cami avlusuna bırakılan ruhunu,
Gösterdi seni terk edeni,
Üstelik küçük olsan da sen,
Büyümek zorunda kaldın,
Yanında bulunca küçük kardeşini,
Fırtınaları sessiz yaşadın Barışım.
Ah be Barışım,
Hatırlar mısın sana,
Eve uzanan o uzun yolda,
Soğuk bir gecenin içinde,
Yol alırken seninle birlikte,
Ellerini ellerimle ısıtırken,
Anne doğuran değildir sadece,
Doyumsuzca sevendir demiştim.
Üzüm karası gözlerini dikip,
Acılarını döküp yüzüne,
Ağlamaklı hallerin,
Nasıl etkilemişti beni,
Acıyor derken içim,
Yaşlarımı senden bile,
Kendimden bile gizlemiştim.
Ve vuslatları gösterince saatler,
Kardeşine sarılışını izlemiştim.
Çağlamıştı bu gözler,
Şimdi yine dökülüyor yaşlar,
O gün olduğu gibi,
Tutarsız bir yaşamın koynunda,
Yalnızlığa sarılmış görürken seni,
Engel olamıyorum yaşlarıma.
Yeniden kanıyor yaralarım.
Ben alıştım herkese anne demeye,
Sende gün gelir alışırsın.
Ah be Barışım,
Filiz resimler çiziyor,
Sen gittikten sonra,
Siyahla boyamış hasretini,
Kimler diye sorunca,
Kendisiymiş biri,
Ağlayan kız olanı,
Senmişsin diğeri,
Yarım kalan diğer yanı,
Nasıl acıttın canımı,
Durdu bir an öylece,
Baktı rengârenk kalemlere,
Siyaha uzandı elleri,
Bembeyazdı kâğıtlar,
Işıl ışıldı gözleri,
Ama eksik bir şeyler vardı,
Ağabeyimi özledim dedi.
Canım nasıl yandı,
Sanırsın ki içimde kış,
Koca yürekli, küçüğüm,
Ne yaptın sen be Barış,
Annen ağlıyor biliyor musun?
Çok üzülmüş gidişine,
Filiz sevgisini kediye vermiş,
Bir de seni çizdiği resimlere,
Anlayamadın değil mi?
Doğuran değildir diyince,
Çelişkilere mi düştün canım,
Acımasız hayatın içinde,
İçinde yaşadığın fırtınaların,
Çekti mi seni kendine,
Hangi kıyıya sürükler rüzgârın,
Ruhun hangi sahile vurur,
Haber et bize martılarla,
Bak annen gelir bulur,
Ben yine amca olurum sana,
Oyuncaklarda alırım,
Kırmızı bisiklet, mavi top,
Gezeriz seninle birlikte,
Hayata devam ederiz,
Kaldığımız yerden yeniden,
Yine eskisi gibi güleriz,
Canım acıyor be Barışım,
Sanki giden benden bir bendi,
Tutunamadık bu hayata,
Sevdik doyasıya sevdik,
Sen acıyı buldun ben sefaleti,
Sefaletinde asaletim gizliydi,
Çok sevdiğim biri söylemişti,
Yoksa sende hatırlayıp,
Sana söylenen bir kelimeyi,
Onun peşine düşüp aniden,
Geçmişine mi gittin ki,
Ezdin ama giderken,
Yeşeren kırmızı düşleri,
Ne içindi bu zamansız kaçış,
Bulunurdu her şeyin çaresi,
Ben anlıyorum seni Barış,
Anlat bana amcam hadi,
Yoksa çok çetin geçecek bu kış,
yazacak anlatacak bi kelime bulamıyorum ve içimdeki Barışımla beraber susuyorum 😐
ahhhhhhh be hemşerim nerlere aldın götürdün bügün sen bizi bir bilsen.
yüregimi dağladın bak, ağlattın gözümü bir barışımda yok kim silerki şimdi benim gözümü
canııııı gönülden kutlarım seni. 👍👍👍👍👍
öyle bir ağladım ki ağlamalarımda barışımda kendimi buldum hala etkisindeyim ama geçecek elbet toplumumuzun kanayan başka yarasıydı ancak anneler anlardı ama nafile sağ olun dostlar anlayan yüreklerinize
👍sen var ya sen..duyarlı,hisli,adam gibi adamsın baki...şimdi okudum kardeşim siteminde haklısın...kocaman yüreğine sağlık👍👍👍
Olurmu be üstad... Anca takılıyoruz yeni yeni görüyoruz... Eline yüreğine kalemine sağlık... Tebrikler...👍👍👍