Akşamdan Akşama
Yabanım, nerdesin, nasılsın diye;
Akşamdan akşama sormak farz oldu...
Efkar sofrasında üç-beş kadehi;
Akşamdan akşama yormak farz oldu...
Çektiğim yürekte hasret elemi;
Unuttun hayırsız dilde selamı;
İsmini bin nazla yazan kalemi;
Akşamdan akşama kırmak farz oldu...
Gözlerimde hicranını saklayıp;
Kahır limanına yolcu ekleyip;
Hayalin başında nöbet bekleyip;
Akşamdan akşama durmak farz oldu...
Tövbe etsen af gelecek suçuna;
Tehir etme ayın bilmem kaçına;
İdam sehpasını bir tel saçına;
Akşamdan akşama kurmak farz oldu...
Cihana değişmem düşen yaşını;
Sakın ha karşımda eğme başını;
Dilimde saklanan mezar taşını;
Akşamdan akşama kırmak farz oldu...
Hicran çesmesinden iç kana kana;
Aklımdan zorum var fikrimden yana;
Emanet bırak git yarayı cana;
Akşamdan akşama sarmak farz oldu...
Olur olmaz sözlerimi duyduysan;
Yüreğine başka bir yar koyduysan;
Günahlara bile bile uyduysan;
Medet kapısına varmak farz oldu...
12/01/2014
Saat: 09:49