Al Ölümlü Yüreğimden Hakkını
Gecenin hüzün askılarında aşk kokusu
Kanıyor yüreğimdeki menekşeler
Denizin yakamozunda gözyaşı
Ruhumun girdabında yoksul bir sancı
Sustur gövdemin hicranını
Gövdemde yalnızlık kanıyor
Buruk dilimde aykırı bir yalnızlık aşk
Ölüm bağdaş kurmuş karşımda
Kanlı çekmecelerde başlıksız mektuplar
Senli masalların heybesinde yokluk
Lal masalların yokluk duruşmalarında
Öksüz mevsimler ağlıyor
Gölgem upuzun bir çizgi ardımda
Gülüşlerimin mazgalında hicaz tortu
Bir kadın tütsülerle sokuluyor yangınıma
Hangi çatı konuk eder kimsesizliğimi
Bu savruk yüreğimin güvertesinde
Bulutlar şafağa kur yapıyor
Yalnızlık kökünü arayan bir sürgün
Ellerimde hazin bir bekleyiş bildirisi
Ne zaman aşka tutulsam seni düşünüyorum
Ne zaman azgın dalgalara tutunsam
Fısıltılı yalnızlığımda kayboluyorum
Sorular kendi yanıtını aramaktan bitkin
Susuz dudaklarımda özlem kanıyor
Al ölümlü yüreğimden hakkını
Bir yudum su gibi yürü bedenimde
Geçmişin hicran küreklerinde içli bir veda
Utançsız sarılışlar gibi sız yatağıma
Hangi çiçekte arıyorsun ismini!
Hangi masal örter biçare hüznümü
Kimliksiz bir ceset olsam da ülkende
Sevdalı gözlerimden aşk yansıyor
Al ölümlü yüreğimden hakkını Bir yudum su gibi yürü bedenimde Geçmişin hicran küreklerinde içli bir veda Utançsız sarılışlar gibi sız yatağıma
Tebrikler usta
Yürek sesin hiç susmasın