Alesta

Yine yağmurlu bir gün
Merhaba deniz merhaba kız kulesi
Merhaba sevdiklerim
Merhaba sevdalılar,merhaba İstanbul'um

Ne tuhaf burnum akıyor üşüttüm herhalde
Isıtmıyor ki beni güneş
Lanet olsun içkide içmiyorum
Sadece içim yanıyor dışarım serin

Nedense hava çok soğuk bu gün
Yoksa zamansız üşüyen ben miyim
Farklı bir hüzün çökmüş şehre bu gün
Yoksa üzerine hüzün sıçrayan ben miyim

Sanırım üşüyende hüzünlü olanda sadece benim
Nedense sevdalara söylenir şatafatlı cümleler
Peki, bile bile kayıp giden sevdalıya ne söylenir
Sende bilemezsin kız kulesi çünki bende bilemiyorum

Evet, Kırıldım belki defalarca
Yağmur yağmadan ıslandım kaç defa
Siyah yıldızlar yağdı üzerime
Uyuyamadım gecelerce

Hayatta her kesin bir gün kanadı kırılabilir
Kırık kanatla uçmak acıtır
Yere inmek zorunda kalırsın
Ve yem olursun şarlatan imajlara, sefil sevdalara

İsterse, sevebilirsin insan, belki
ya aşık olmak için, yeterli olabilir mi ?istemek
Hani sesin titrer, yüzün kızarır, gözlerinle konuşmak istersin
Hani deniz bile sadece fon olur

Böyle bir tutku içindeyken
Başka sevdalara kucak açabilir misin
Seninde sesin titrermi konuşurken
Gözlerinle anlatabilir misin düşüncelerini

Sitemim sana değil kader ede inanmam
İnancım bu tutkunun mucizesidir.
Yıllardır okyanusların bile söndüremediği bu ateşi
Bir damla gözyaşın söndürdü biliyor musun?

Yıllardır yanan o ateşe iki çift lafım var sadece
İsterdim ki yanarken söylemek
Sözlüde biraz zayıfım, malum
"Ben beni çok sevdim"

Sevgi aşk aramadım yıllarca
Zaten beni de bulmadı
Artık elimden geleni yapıcam unutmak adına
Bilmem, sadece unuttuğum siman olacak belki

Elimi tutman, sevdiğini söylemen
Artık önemli değil biliyor musun
Sadece üzüldüğüm sensiz akıp giden zamandı
O inanılmaz, kalb çarpıntısıydı. .

Yapılan hatalara yenilen bir tutkuydu bizimkisi
Korkular arkasına saklanan bir sevdalı gibiydik
Ve her şeyi silmeye hazır bir aşığım artık
Doğan güneş değil, gördüğüm ayrılık ..