Alıştım Sana Hiç Bilmeyerek
Depreme alışmak gibiydi, sensizliğe de alışmak..
Bununla yaşamaya çalışmak..
Hastalıkla yaşamak gibi,
Varlığında, yokluğunu kabullenmek...
Günlerimin her biri birbirine hızla benzeyerek geçiyor..
Senden gelecek bir tebessümü bekleyerek
Ve her defasında gelmeyeceğini bile bile
Bir kelimenin, bir dudak kıpırtısının yolunu bekleyerek...
Ömrümün semaverinde demlemekti seni..
En koyusundan duygularını biriktirip, pişirerek...
Sen hep dem olacaktın, hep koyu mavi..
Ben sana karışmaya bile alıştım,
Hep güzelleşerek...
Hayallerime düşerken hazan yaprakları,
Fail-i meçhul hayallerim gitgide ...
Gün yüzüne çıkarmak gibi ,
Her şeyin gizli olduğu bir yerde, açığa çıkmak gibi,
Yakalanmak gibi, panikleyerek...
Kıblesizdim, yönü, inancı kalmamış gibi,
İnançsızdım.. Gidişine alışacağıma inanmıyordum..
Bu şehrin suskunluğu, soğukluğu gibi soğuktum..
Dudaklarım kurumuş, ellerim çatlaktı,
Son bir ümitle uzattım ellerimi boşluğa, inanmayarak...
Alışamamak gibi, alıştıklarından vazgeçememek gibi,
Yüzünü hep asmak gibi, atmak gibi kendini,
Deniz'lerden aşağıya, güneş'de yanmak gibi,
Ama alışamamak gibi ,
Sana alıştım ben, hem de hiç bilmeyerek...
(Yirmi Ocak İki Bin On İki - 16:30)
Oysa yıkandığım yağmurun hükmü
Çamurdan insancıklar kolleksiyonlayan çocukların yaratıcılığından öte Ve çaresizlik, bu aşkla aramızdaki tek ortak dil gibi neredeyse
Aşk;
Kutlarım....
Özlemin dizelerle aktarılışı şiire ve alışmayı bilmeyen gönlün hüzün mozağini gördüm.Betimleler ve tasvirler,şiir kurgusu paylaşılmaya değer bir şiirdi.Birazdan benden çalmış mürekkebin koyuluğu.Kutluyorum.İlhamınız daim olsun.Şiirle,sevgiyle kalın.