Allah'ıma Emanet Ol

sen benim en büyük tevekkülüm
sen benim hiç solmayacak gülüm
sen ki benim hiç kokmayacak ölüm
ben gönül sefası için değil
Allah rızası için sevmiştim seni
Allah kahretsin seni ya da beni...

adını çapçup kaldırımlara yamuk yumuk yazıp
tepeletmedim nereye gittiğini bilmez şerefsiz adımlara
aşkıma el değdirmedim , kirletmedim duvar yamacında
bilmem kaç voltajlı elektrik trafosunda da yakmadım sevdamı
ne olur affet bu yabani , eski moda adamı...
ve ben seni başıma taç edip gezdirmedim öyle ulu orta
iyi ki bir çırpıda bakıp bitirmemişim gözlerini , aşk yolunda
hiçbir şeyi ikinci kez ağzında geveletmedim
ben seni el değmemis kayıp bir şehrin kaymayan sultanı seçtim
seni sevebilmek için kuşlarıda tutturmadım ağzında
bak benim tuttuklarımı uçuyorum gönlün viran bağında
ben senin hayaline bile ihanet etmedim
çıkıp hayalini bile utancımdan yanımda gezdirmedim
seni ciğerimin en sarp kayalıkları ortasında
sarıp saklardım seni ölümsüzlük mağarasında
hiçbir kimseye göstermedim kıskandığımdan seni
hiçbir kimseye anlatmadım aşkımı, nasıl sevdiğimi
ben seni hiçbir sohbetimde kırmızı başlık, ana tema seçmedim
ve ben seni kimseye anlatamayacak kadar çok sevdim....
Allah' tan korktum seni severken , kendimden utandım
her gülüşünde yerin yedi kat dibine daldım
cehennem tapulu , ateş arsası, dünya arkası bir çukur aradım
Azrail'in gelmesine sebep etmedim seni
ben sende hiçbir namuzsuzluk aramadım
ve senin vefasızlığınla bana öğrettiğin vefayı
hiçbir zamanlı bezle saramadım...
hiçbir çöpçüye yağmalatmadım saçtıklarını
ben topladım sen karanlığa karşırken sabaha karşı dağıttıklarını
hiçbir polise vermedim suç aleti diye bir çift siyah bıçağını
hiçbir kırmızı bültenle aramadım ellerde cesedimin kaçağını
hiçbir doktora göstermedim durmadan akan yaralarımı
delik deşik açtığın yaraları yarım yamalak sıvadım saçtıklarınla sırtıma
hiçbir şiirde bulamadım seni ve yaptığını
hiçbir dinde okumadım senin taptğını
ama ne olursa olsun hiçbir zaman hiçbir bunalımda
hiçbir feryatta hiçbir isyana kapılıpta
hiçbir vefasızlığa çizmedim resmini
hiçbir barikatında ezip geçmedim seni
hiçbir kayan yıldızla da yarıştırmadım seni
hiçbir günaha karmadım karıştırmadım seni
ve hiçbir kalıba dökmedim esrarengiz ismini
hiçbir isyan şarkısıyla avutmadım kendimi
hiçbir yanlışta aramadım delikanlılığı , erkekliğimi
hiçbir meyhaneye dalıp meze etmedim güzelliğini
hiçbir paslı jiletle koluma yazmadım benim ikinci senin baş harfini
ardından sövüp saymadım sallamadım hiçbir elimi
birgün gelirsin diye ardından bir derya gözyaşı döktüm tuzladım dilimi
Allah kahretsin seni ya da beni .

keşke haber verseydin lime lime parçalarken beni
ben üstlenirdim o vakit , bu vahşi cinayetini
vasiyet yazardım intihar süsü gibi
mapushanede yatardım idamlık ölüsü gibi
hiçbir sorguda şikayetçi olmazdım , olmayacağımda
bütün herşeyi götürüp yakacağım yanımda

bugün seni sana bırakarak
kendime karşı vaziyet alıyorum
bugün seni sana bırakarak
şah damarlı mat oluyorum
bugün bendeki seni sana
salarak ilk defa ilk kez son olarak
sana bana ve aşkıma ihanet ediyorum
ve seni benim Allah ' ıma emanet ediyorum
Allah'ıma emanet ol ..

gitmeden önce iki rekatlık şükür namazımdın
keşke gittikten sonrada öyle kalmasaydın

22 Haziran 2009 40 şiiri var.
Beğenenler (1)
Yorumlar (2)
  • 15 yıl önce

    harika yazmışsın tebrik ederim gardaş

    mükemmel👍👍👍👍

  • 15 yıl önce

    yaf roman gıbı olmuş atlaya zıplaya okudum ama damardan gırmışşin tbrkler