Anadolu Çocuklarının Destanı 3

Çocuklarının katline karar verdiğin gün,
İşte o zaman Güneş kararmıştı,
İşte o zaman en alçak pusuya düşürülmüştün,
Ve işte o zaman kandırıldığın büyük gün..,,

Denizler kadar engin çocukların vardı,
Mahir elleriyle kaderini çizmşlerdi Anadolumun,
Yusufi kuyulara atın onları,
Lanetli ellerinle astığın gün.

Uğurlarımız vardı soylu mu soylu,
Paramparça olmuşlardı Anka kuşların,
Senin elin kolun bağlı,
Anlamamıştın,mazlumu oynardı bakışların.
Kahrediyor beni Lolo bakışların...

Mavi gözlü,kurt bakışlı,siyah kalpaklı Anadolu kartalın,
Hani,göğsünden vurulmuştu Çanakkalede,
Hani Afyon'dan uzanmıştı Akdeniz'e,
Emir vermişti:'Ordular ilk hedefiniz Akdeniz'e'
Ve şimdi,
Lanetli kör bakışların...

Ölüler,ölüler,bizim ölüler,
Kuva-i Milliye ölüleri,
Onlar ki bizim için düştüler toprağa,
O toprak ki Anadolu toprağı,
Hala ağlar durur çocuklarına...

Senin o martavallara boyun bükmüşlüğün,
Tarihin koynunda bitmeyen garipliğin,
Ne kadar sürecek canım,
Bilinmezleri b/ilmekliğin..

'Şu karşı yaylada göç kadar kadar,
Bir güzelin ahı gözümde tüter,
Bu ayrılık bize ölümden beter,
Geçti dost kervanı eyleme beni.'

Dostlarımız vardı,dostlarımız,
Gönüllerden gönül yapardık,gönüllere,
Dostluğu nakşederdik insan gönlüne,
Bayıtaht insan gönlüdür diyen gönül erlerine,
Bizden selam götürün,Yunus Emrelere,
Mevlanalara,Hacı Bektaş Veli ulu erenlere...

Gönül yaralarımız büyük,sevdalarımız kadar,
Acılarımız büyük dağlarımız kadar,
Kırık gönüllerde dolaşırız sonsuza dek,
Koyarız acılarımızı toprağa,
Ve ağlarız,
Gökyüzü ve yeryüzü arası kadar...

Şimdi dövüşme zamanı,
Biz neden yaşardık yeryüzünde,
Nerede sizin mezarlarınız,
Siz ölmediniz biz öldük,
Vurulduk beyinlerimizden sinsice,
Kahrolduk ,öldükçe öldük,
Çok öldük,
Daha ne kadar öleceğiz yaşamak için,
Vatan uğruna,, namus uğruna,sevdiklerimiz uğruna,
Yıkmak,köleliğin prangalarını yıkmak,
Kalkıp doğrulmak,
Ve kıyam olmak...
Söyle ustam söyle,
Nereye kadar....


Gökyüzünün yıldızları gibisiniz,
Yatarsınız boylu boyunca,
Anadolumun üzerine..
Kuva-i Milliye'nin yiğitleri...

Ozanların vardı,ellerinde saz,gönüllerinde söz,
İsyan bayrağıydılar Anadolumun.

Kırıldı sazları,bitti sözleri,
Yok oldu türküleri,
Toprak kurudu,
Su kurudu,
Biz kuruduk...
Ve sen kurudun...

Köroğlu vardı ya Köroğlu,
Yaslamıştı arkasını dağlara,
Tüfek icat olmuştu da mertlik bozulmuştu.
Ben şimdi ne diyeyim Bolu Bayine...

'
Yol onun, varlık onun, gerisi hep angarya;
Yüzüstü çok süründün, ayağa kalk, Sakarya! .. 'Necip Fazıl rahmet ile'

......................................................................,
.......................................................................,

17 Nisan 2016 312 şiiri var.
Beğenenler (6)
Yorumlar (4)
  • 8 yıl önce

    Sevgili Hüseyin hocam,şiir bir bütünlük arz ediyor.sözler ustaca yerleştirilmiş. İmge yerince kullanılmış.mesaj anlaşılır düzeyde verilmiş.Böyle bir şiir ancak usta bir kalemde çıkabilirdi. Sizi kutluyorum.

  • Çocuklarının katline karar verdiğin gün, İşte o zaman Güneş kararmıştı, İşte o zaman en alçak pusuya düşürülmüştün, Ve işte o zaman kandırıldığın büyük gün..,, 😙👍

    Hüseyin Hocam bu kıta bana yetti de arttı.. içim dışım Şiir oldu...soru oldu..yanıt oldu...isyan oldu..:🤐🤐

    fazla konuşmaya ne hacet Şiir okunmalı sindire sindire...😙

    kaleminin izi silinmesin... kutlarım..👍

  • emek yoğun bir çalışma ürünü...ibretle okunan müstesna dizeler...tebrikler ve saygılar sunuyorum Hüseyin Turan hocam.

  • 8 yıl önce

    destanlar yazmış Türkler için ne desek az...

    güzeldi.. gönlünüze sağlık👍👍👍👍