Anadolu'm
O ne dumandır
Anadoludan yükselen
Şu bahtsız sayfalara dökülen
Bir karış toprak üstünde
Ölü yaşayanlar mıdır?
Yoksa sabırsız bir bebeğin
Anne karnındaki çığlığı mıdır?
Ben
Daha açmamış bir gül tomurcuğu gibi
Yaşarım Anadolu'yu
Toprağın o ıslak kokusunu koklaya koklaya
Gökten uçan turnaları
Ve
Güneşin ihtişamını izleye izleye
Yaşarım Anadolu'yu
Nice cenkler edildi
Nice halaylar çekildi
Necati Ertaş'ın dertli sazından
Ahmed Arif'in kaleminden
Dile gelen Anadoludan
Yükselen dumanlar da ne ola
Demir bardaklara her vuruşta
Çıkan o uzun tın sesini
Şu kolları çökmüş nar ağacındaki
Bülbüllerin narin sesini duymak kadar
Hayranım sana Anadolu'm
Tozlu yollar kervansaraylarına
Kuru dudaklar çeşmelerine
Şu nankör insalar üstüne konduğu vakit
Sevindin mi Anadolu
Yoksa puslu gecelerde
Ağladın mı yıldızlarla
Üşür müsün
Al şu yanan gönlüm ısıtır seni
Aç isen
Al dertsiz vücudum senin Anadolu'm
Ah! Benim bahtsız başım
Akıp giden zaman ırmağında
Yıkanan bahtsız başım
Mazide çocukluğum
Önünde Anadolu uzanırken
Ne diye sızlanıp yararsın beni
Duydum ki
O duman zannettiğim
Sevinç sisleriymiş, Anadolu'm
Sivas'tan Mardin'den
Konya'dan İzmir'den
İstanbul'dan Siirt'en
Ankara'dan Yozgat'tan
Ve daha nicesinden
Bir parçasın sen Anadolu'm
Yürekten tebrikler Aydın bey. Size ve ailenize sıhhatli, uğurlu ve her şeyi yolunda, saat gibi yürüyen başarılı bir yeni yıl diliyorum. Saygılarımla BOZIKIS IOANNIS