Ankara Hikayesi

Lodosun içimi ürperttiği bir temmuz akşamında
Kladırımlarda sürüklenen tozlar misali, kalbim.
Başı boş bir bakkal poşeti gibi sürüklenirken
Ankara'da senizliğin derinliklerinde vurgun yiyorum,
Yalnızlığında boğuluyorum yüreğimdeki krampla.

Oysa ilk Ankara'nın tozlu yollarında öpüştük biz,
Kuytu köşelerinde seviştik rüzgarlara inat.
Hasret çektik göz göze bakarken Ankara'da
Şimdi özlemin içimde dert olmuş ayyuka varmış,
Sana yoruyorum gördüğüm her rüyayı.

Kalbimin sancısı yüzüme vurmuş yine,
Ekşi bir tat var ağızımda sevdadan kalma.
Miğdemde hafif bir yanma, aklımda hep sen
Ankara seni bana yasak etmiş göremem yüzünü
Gözlerine bakmak hayal olmuş silemem hüzünü.

Şimdi başka başka aşklar gömülü içimde,
İçinde hiç senin olmadığın Ankara hikayelerinde
Gecelerinde gizli sevişmelerin olduğu,
Bir çok hecede isminin saklı olduğu,
Unutamadığım Ankara hikayelerimde...