Annem Çay Demlemiş Yine
Kuş olsam kanadım borç
Çiçek olsam dalım suç
Durulmuş su gibi hayat çamuru dibinde saklı
Elini yıkasan yüzün kirli kalacak,
Ben daha yola düşmeden
Kovuldum toprağına basmadığım kentlerden
Hiç kimse annem gibi çağırmadı hayatta
Gel yavrum çay demledim
İçelim diye.
Gitmek gerekiyor günü gelince
Hep aynı bahçenin taş duvarıyım
Gücüm yeter kendimi yıkmaya elbet
Tenime tırmanan sarmaşıklar olmasa
Anladım sustukça dilim ağrıyor
Anneme uğrayıp çay içmeliyim.
Bir yolculuk düşlüyorum yine her yanım Ankara
Ne tuz kokulu körfez
Ne taze sabah çayı
Çok İzmirsizim,
Burda her şey mesai tıkır saat şükür akşam
Attığım her adımda
Siliniyor bir önceki ayak izim
Bir akrebin kuyruğunda dönüyor dünya
Yediğin içtiğin değil sadece
Gördüğün duyduğun zehir.
Annem çağırıyor yine
'Çay demledim, gel' diye.
Dönüp dolaşıp aynı kente topluyorum
Dağılmış ömrümün parçalarını
Düşüp kırılmış bir çay bardağını
Kimsenin ayağına batmasın diye
Süpürüyorum
Bir göl gibi susuyorum
İçime birikmiş kor yakıyor artık canımı
Kül istiyorum, kül istiyorum
Ey benim balık pulundan denizi soran kalbim
Biriktiğin yeter artık
Dökül istiyorum.
Düşmedim el uzatmayın
Tamam, belki yürümüyorum ama
Yolumu görüyorum
Yazın ayva kokusu düşmüş gibi aklına
Kalkıp bir çay demliyorum.
Barış Çelimli
çok güzeldi güne yakışmış tebrikler yürekten👍
Sayfa her daim şiir sunuyor ne güzel
İçtenlikle kutluyorum Barış bey👑