Araklı’da Ölen Canlara Ağıt


Açlığın,

Kokuşmuşluğun,

Ve çilenin,

Acısını sen mi çekmeliydin,

Ey benim çilekeş halkım,

Şimdi bak,

Yüreğim paramparça,

İçimde kor alevlerle yanan duygularım,

Bitmeyen yaralarım,

Ben ölünce mi bitecek,

Vuruldum yüreğimden diyorum,

Bu ne acıdır Ya Rap,

Ölsem diyorum,

Ölemiyorum. .


Araklı'da ölen canlara Allah'tan rahmet diliyorum.


O dağları bekledik yüz yıllar boyu,

Koyun koyuna yattık biz o dağlarla,

Şimdi o dağlar bize düşman,

Ölüm  kan kokularında,

Bedava ölüm mi bizi beklerdi,

Bir ağacın kovuğunda. .

Hadi beyim hadi,

Yanıyor içim,

Bir şeyler söyle bana..


Karadeniz'in dağları çöktü üstüne,

Bir odun kütüğü gibi karıştın sulara,

Bu sana reva mı idi Ey can,

Daldım ölüm uykularına,

İçim yanıyor beyim,

Beyler güzellik uykularında.


Ölümlere doymadın mı can,

Ölüm seni kıstırır bir dere arasında,

Kaderin yazılmıştır önceleri iki dudak arasında,

Doğaya karşı gelme,ölüm var doğanın yasasında,

Sen ölmedin Ey can ben öldüm,

Kaderimiz neden yazılır iki dudak arasında..


Araklı'da ölenlere rahmet diliyorum.

İnsanların yürekleri iki gözlüdür.Birinci göz sizin karşınızdakine bakışınızdır. İkinci göz karşınızdakinin size bakışıdır.İki göz arasında çok az fark vardır. Onu da saymayın gitsin.


Sen o dağlara baktın mı lo,

O dağlarda bizim gözyaşımız var,

O dağlar hüzün kokar gözyaşlarımızla,

Ve o dağlar çile kokar,

Anacığımın gözyaşları durur ağaçların diplerinde,

Bu yüzdendir ki acı kokar,

Yüreğimiz bu yüzden taş gibidir beyim,

Bu dağlarda türküler söyledim sevdiğim için,

Ne olur beni biraz anla,

Ölüm pisi pisine oluyorsa o dağlarda,

Benim içim yanar,

Beyim gerisini sen anla.

.

Ağam biz küs değiliz o dağlara,

Azrail bizi buldu ne edelim,

Geziyor dağların arasında,

Bakmaz ki göz yaşlarımıza,

Gelmeyecek mi sizin oralara,

Gökte yağmur seçim gibi,

Akıyor yüreğimizde,

Kan gibi,

Görsene ağam.


Destur dedim ağam, destur;

Sümme haşa. .


Kelepçeleri vurdum yüreğime,

Zaptı mümkün değil lo,

Vurup parçalıyor damarları,

O güzelim dağlarım gibi,

Dayanamıyor ki şu nalet acılara,

Zaptı çok zor ağam,korkuyorum,

Ya yıkıp aşarsa barikatları,

İner dağlardan aşağıya seller gibi,

Vurur yalar dağın kıyılarını,

Denizler vız gelir tırıs gider,

Dağıtır tüm ummanları,

Sana sevda türküleri yazmak isterdim,dağlar,

Şimdi yüreğimde mıh gibi sızı var,

Var git başımdan kalleşin oğlu,

Dağ bizde yürek bizde,

Bırak acılarla yaşayalım,

Sabır da bizde,

Ah ağam...,,


Araklı şehitlerimize


Ah ağam ah,ben kalleş miyim,

Yüreğim parçalanıyor,bilirsin,

Doğanın kuralı her dolan sıkıştırılırsa patlar,

Bu yüzden yüreğim patlıyor,

Bu ölen candır geri gelmiyor,

Sen şimdi yatağında yatarken bu giden can ne eder,

Sıkıştırıyor beynimi bu açmaz sorular,

Cevabı kurşun gibi deliyor yüreğimi,

Ben ettim,

Bari sen etme ağam...


24 Haziran, 10:46 •

Beyim,

Sen önündeki dağlara bakıp hiç ağladın mı,

Bunlar benim derdim deyip içten içe yandan mı,

Oy dağlar, aşılmaz dağlar deyip efkarlandın mı,

Bu dağlar neden benim kaderim deyip efkarlandın mı,

Ve dahası,

İsyanlarını dağlara anlattım mı,

Salvolarını türkülere bağladın mi,

Ve bu yüzden dağlar ağlar bizim için,

Bu yüzdendir ki biz ağlarız dağlar için,

Bu yüzden dağların gözyaşları ölüm getirir bize,

Sellere kapılan kütükler gibi gideriz ölümlere,

Ağladığımızı anlatamayız ki size,

Atarız içimize beyim,

Atarız içimize..

İçimize. ...


Araklı'da ölenlere.


Fikir işçisiyim yani,

Gönül işçisi,

Anlamam şundan bundan,

Aşk benim neyime. .


Ustam be,

İniltiler geliyor dağların arasından,

Kapılıp gidiyoruz sel sularına,

Kadere boyun eğmek mi ola bizim işimiz,

Pisi pisine ölmek ha,

Bu bize hak mıdır,

Yoksa müstahak mıdır,

Şöyle ustam söyle,

Ölüm ne yana gider,

Neden gider bizim gittiğimiz yere...


Araklı'da ölen canlara rahmet diliyorum.


Miskinlik bizde artık diz boyu,

Hala yaşamdan alacaklarım var,

Daha güzel günler görmedik ki,

Bekleyeceğiz gün aydınlanıncaya kadar,

Hala umut var dostlar,

Gün ışıyıncaya kadar,

Bizde de yetecek umut var.


Yüreğimin umudu arttı,

Bekleyecek zamanım da var.


Silkelenecek karanlıklar,

Gelecek güneş yüzlü çocuklar,

O çocuklar ki,

Parlayacak sonsuza kadar.


Güneş yüzlü çocuklar göreceğiz,

Aydınlık ve ferah yüzlü çocuklar,

Koy verip atacağız İçimizden umutsuzlukları,

Bizde hala yetecek yürek var.


Ve eğer bir gün gidersek,

Arkamızda bırakacağımız güneş yüzlü çocuklarımız var.

Zamanın aydınlık yüzlü çocukları,

Bırakın da geçmişime yanayım,

Bırakın da içten içe biraz ağlayayım,

Siz ki Güneş'e ereceksiniz,

Bırakın da biraz içime gam damıtayım. .

04 Ağustos 2019 311 şiiri var.
Beğenenler (9)
Yorumlar (4)
  • 4 yıl önce

    Geç okumuşluğuma yanayım, çok güzel şiir hocam, sonsuz tebrikler 🎈

  • 4 yıl önce

    Geç okumuşluğuma yanayım, çok güzel şiir hocam, sonsuz tebrikler 🎈

  • 4 yıl önce

    Anlamlı dizelerinizi kutlarım duyarlı yüreğinize sağlık şair

  • Günün şiirini ve şairini kutlarım. :)