Aşıktım Dünyanın Rengine Kandım
siyah  gecenin dolunayı doğumu  tadarken
göğün eteklerinde
geceye küsen bir yıldız  vardı
yekpare gündüzün aydınlığın da ölen 
öldükçe kendinde büyüyen
bozkıra  vaveylasını düşüren
enseme kondu birden
aşıktım dünyanın rengine kandım 
gözlerimde ışığını söndürdü 
elinde yaldızlı bir masal
orda kalakaldı 
ve sonra işvebaz işvebaz  bizi anlattı...
künyeni okudu..Dedi ki: Adamın hayli dik kibir
bilse ki herkesin yalnızlığı aynıdır bire bir
ve seçilen her  yön  eninde sonunda  birbirine çıkar  
yine de terk eder mi  seni
unutma sen  öl istersen sinesinde
aşkın sirayeti kaybolsa da böylesine
yadigar kalan sadece hoş bir  sedadır öylesine
aslında duyulan  mizanın ayak sesi
yol verince gönlün   unuttu mu sandın
aşıktım dünyanın rengine kandım 
hiç fark edemedik hayata meydan okurken
geceler seni neden yaktı bilir misin
toprağa düşen  güneşin harı  dudağımı  yakarken
şahbaz aya kandın
kendini haresi sandın
şimdi en çok acıtan gönlümü
sevdiğin o   renk   sardı 
ben sen değildim
aşıktım dünyanın rengine kandım 
artık geçen günlerde beyhude
lalettayin yadırganır ağlamalar
oysa 
seni, bana bulanmadıktan sonra
bir dize yığınından başka ne işe yarar şarkılar



BEĞENİNİZ MUTLU ETTİ BENİ...iYİ GECELER
artık geçen günlerde beyhude lalettayin yadırganır ağlamalar oysa seni, bana bulanmadıktan sonra bir dize yığınından başka ne işe yarar şarkılar
hüzünde olsa harikaydı aylin hanım kutlarım o güzel yüreği