Aşk Ve Isyan

ne kadar değişmişsin
ben seni görmeyeli.
ne kadar incinmişsin
ben seni sevmeyeli.

tutmadım ellerini
bilmedim sevgilerini
ya senin hayallerini...
duydum ki
kurmamışsın ben gideli.

seni sevmedim mi sandın
kendi kendine yandın
oysa o kadar çoktu ki sevgim
seni yakmaktan kaçtım gittim.

anlamazdın anlamazsın
ve hiç anlamayacaksın
ben beni anla diye değil,
seni anladığım kadarıyla sevdim.

sormadım nerelisin
kiminle kimlerdensin
belki başka alemden,
belki de bir hayalsin.

ben senin hayalliğini
hayallerimden geldiğini
umudun konduğu yeri,
omzumu dal bilmeni sevdim.

böyle anlaşılmazmış
sevginin adı yokmuş
tadı damağında kalır,
yıllar elinden kayarmış.

anlarmışsın ki sevdin
ne tatlı anılar bildin
yaşadın gördün geçirdin
hatırlar ağlarmışsın.

sevginmiş seni elinden tutan
sevgilinmiş ayakta durduran
boş kalp dengesini bozarmış da,
bilmezmiş kalpsiz kalan.

ben seni böyle sevdim.
belki ben bile bilmedim.
dün albümlere baktım
meğer ne güzelmişiz.

şimdi sen seninle
ben pembe hayallerimle
mavi bulutlara kaçtım
üzerimde şeffaf gelinliğimle.

kalbimi gör istedim.
kıyafetler örtmesin bedenimi
tenimi hissetmeni diledim
Azrail çizmeden ecel resmimi.

kuşlar beni tanımaz
dallar ağırlığımı tartmaz
ruhum kendini taşıyamaz
sen olmadan sevdiğim.

gezen gören ruhumsa
hissedip yaşayan bedenim değil mi
seni gören gözümse
sevip de aşka düşen kalbim değil mi?

böyle anlamaz anlamaz bakınca
nasıl anlatırım sana halim nice.
gör aşkımın sadeliğini
gel gönlümdeki şark köşesinin içine
otur minderlerimde uzan keyfince.
istersen sana bir de şöyle elmalı nargile
savur dumanını duvarlarıma iç içine çeke çeke!
nargilenin keyfi senin,dumanı benim olsun sevdiğim.

söyle bana derdin ne
derdin kiminle.
ben seni görmeyeli
seni üzen kimler ve ya kim ise,
söyle benim kara dutum,siyah incim,hakikatim.
seni bana çok gören benden daha mı sana muhtaç
daha mı acizce.

ne kadar değişmişsin
ben seni görmeyeli.
ne kadar incinmişsin
ben seni sevmeyeli.

madem benden daha sana yakın ve iç içe
içine dert gire sice!
nasıl üzmüş de seni gözlerin kıp kırmızı!

gel sen bu işe,
gel sen bu sessizliğe isyan etme,
karşılık verme intikam alıp kin hissetme!
bir ömür verdiğimi kara gözleri
kana bulayanı gel de katletme.