Aşk Ve On İki Eylüller
Sen
Harbiden çiziyor musun yalnızlığın resmini
Ve bir gelin gibi süslüyor musun acılarını
Tuzu sürdükçe iyileşiyor mu yaraların
Hâlla aşk hamallığını yapıyor musun?
Her bir darbe yiyişinde
Fon dik mi yapıyorsun on iki eylülleri
Şapka niyetine potinimi takıyorsun
Sen sesiz suskun ölürken
Hangi sokakta buluyorsun cesedini
Kalk! Kendine bir iyilik yap
Eylüllere dair her şeyini bir dilenciye sat
Yak bavullar dolusu düş/lerini
Farz eyle ki çok öncelerden ölüydün
Farz etki yoktun
Farz etki...
Bir kelebektin
Ateşe olan tutkundan yakmıştın kendini
Ben sana yazarken dilenci duygularımı
Kalem tanığım kalır
Yazdıkça aşk hamalı bir adamı
On iki eylülleri
İdamlık çocukların masumiyetlerini
Cüzamlı aşkları ve daha nicelerini...
Ve büyük apoletliler sus der
Herkes susar
Tanıklık eden kalemin ıstırabına bir hâkim son verir
Kalem orta yerinden kırılır
Seni bir cellât asar
Benim cesedim kayıp kalır
Ben susar/ım sen susar/sın
Kalem susar
Gece siyahlarını giyer
Yasımızı tutar
Aramızda ki bütün hikâyeler biter
Güzeldi, tebriklerimle...
Ben sana yazarken dilenci duygularımı Kalem tanığım kalır Yazdıkça aşk hamalı bir adamı On iki eylülleri İdamlık çocukların masumiyetlerini Cüzamlı aşkları ve daha nicelerini...
sabah sabah acılı dizeler iyi geldi....