Aşkın Kalanı
son çiçek dökerken yapraklarını
eşsiz yağmur adlı doğa romanı
süslerken kentin sokaklarını
duyulmamış bir feryattır aşkın kalanı
sedası sonsuzluğun yegane neşesi
sisli bir gece olmuş ömrün gerisi
alışmamış bir gönlün aşk çilesi
gözyaşının boğduğu aşkın kalanı
toplarken gözlerinde tebessümü
sonsuzluk diye yürürken ömrünü
akla girendir gönlün ölümü
sancısı sadece aşkın kalanı
şafak sökerken doğar umutlar
dünyanın ahengi gibi batarlar
ama umut dünyayıda atlar
topraktayken bile doğar anlayansa aşkın kalanı
varmıdır merhemi bulsun bedeni
varmıdır kaderin yazacak mürekkebi
düşsün bir ana neşeni
unut gönül sensin aşkın kalanı
devan ateşin külü
yolun yangınların hüznü
ötte görsün alem aşkın bülbülü
çünkü sensin aşkın kalanı