Bakalorya

Bahar gelir çoklardan beri
bir uzak ülkenin kıskançlığında sayılı
tebeşir tozuyla büyümüş talebeler yumağında
derdini sözlerin büyüsüne bırakır

test edilen yazgımızın uçlarda gezintisi
karakterlerin çıkmazlarında
karikatürize edilmiş sıfatlardan yoksun
gökler sana şirin
sana amorf
üstümüze artıklar bırakan kızgın kumlar ikircikliğinde

bu bizi olgunlaştıramaz aslında
yeni heyecanlar türetemedikten sonra
içe yazgılı
kör tutamlı saçakların
paslanmış korkuluklardaki ederi
vefa yüklü eski çağlar tavlılığında

talim heyetlerinde ayrımcılık çekici
çıkarılan hükümlerin bir anlamı yok
layığı veçhile yerine getirilmeyen görevlerde
bir aşağılama sezilir en uç yerleşim yerlerinden bile
dilaverce çarpışıp haklarını kazanan
çöller rüzgarındaki korkunun
esaretinden çıkamamış minik kalplilerde hülyalı
tam ve yarı zamanlı umuda yelken açmış
temerküz kamplarında aşk ateşini hisseden dünyanın salt çoğunluğu.