Bana Bir Türkü Söyle

Gözlerin yangın yeri,
Ne olmuş sana böyle?
Bırak gamı kederi,
Bana bir türkü söyle.

Dinle kalbimi bir yol,
Yandığım sevdayla dol,
Su başında keklik ol,
Bana bir türkü söyle.

Ahh şu başım boran yar,
Dilim susar can susar,
İflah olmaz yaram var,
Bana bir türkü söyle.

Doğan günü güldürmüş,
Belik belik aşk örmüş,
Onyedi bahar görmüş,
Bana bir türkü söyle.

Sevgimi bile bile,
Yol işledin mendile,
Merhaba de aşk ile,
Bana bir türkü söyle.

Dört yanımı yak,kavur,
Külümü çöle savur,
Mızrabını güle vur,
Bana bir türkü söyle.

Geceye sabah demem,
Sevdaya günah demem,
Kurşun değse ahh demem,
Bana bir türkü söyle.

Oyy neremden neremden,
Hasret tüter yaremden,
Aslı olda Kerem'den,
Bana bir türkü söyle.

Şöyle karşımda dur da,
Çağır,söyle ardarda,
Fırtınalar koparda,
Bana bir türkü söyle.

İster yağmurlar dinsin,
İster yıldızlar sönsün,
Dağların başı dönsün,
Bana bir türkü söyle.

Yunus'ca yana yana,
Topraktan asumana,
Balkan'dan Türkistan'a,
Bana bir türkü söyle,
Sen bana Türk'ü söyle...

22 Temmuz 2009 13 şiiri var.
Yorumlar (1)
  • 15 yıl önce

    Sefil baykuş ne gezersin bu yerde Yok mudur vatanın illerin hani Küsmüş müsün selamımı almazsın Şeyda bülbül gibi dillerin hani

    Ecel tuzağını açamaz mısın Açıp da içinden kaçamaz mısın Azat eyleseler uçamaz mısın Kırık mı kanadın kolların hani

    Aç mısın, yok mudur ekmeğin aşın Odan ne karanlık, yok mu ataşın Hanidir güveyin, hani yoldaşın Hani kapın bacan, yolların hani

    Kara yerde mor menevşe biter mi Yaz baharda ishak kuşu öter mi Bahçede alışan, çölde yatar mı Uyan garip bülbül güllerin hani

    Burda yorgan döşek, yastık var mıdır Bu geniş dünyada yerin dar mıdır Dalın tahta duvar, önün yar mıdır Yeşil başlı Suna'm güllerin hani

    Körpe maral idin dağlarımızda Dolanırdın solu sağlarımızda Taze fidan idin bağlarımızda Felek mi budadı dalların hani

    Düğününde acı şerbet içildi Gelinlik esvabın dar mı biçildi İlikle düğmele göğsün açıldı N'oldu kemer-beste belleri hani

    Alışmış kaşların var mı karası Ala idi gözlerinin binası Kocaldın mı on beş yaşın Suna'sı Yok mudur takatin, hallerin hani