Belki
Böyledir paya düşen kıyamet
Ötmeden henüz
Ebabil
Gidişin adı
Kızılca
Soğuk nöbet şafağa beş kala
Kaskatı beden, Şubat ışığı gibi derin
Issızlığın adı ölüm
Var mısın
Sıcak bir ilmek asıp boynuna
Eğreti kravat misali
Boş taburelerde
Söndürmek gün doğumunu
Kuşun ebesi uyanmadan henüz
Hani o uşşak şarkı
Hani o kaside söylenmeden
Şerbetler içilmeden
Sabahı kör etmeden
Tutkunun ardına saklanıp
Hani körebe misali
Cellâdına susamış
Mahkûm gibi
Ardına saklanıp demir perdenin
Kovalayıp talkımları
Başka ölülere
O mescide sokulup usulca
Hani hırsız
Hani harami misali
Tanrı'nın yolunu kısaltıp
Varmaya
Düşmeden
Eğmeden boynunu
O kıldan ince
Kılıçtan keskin urganın üzerinde yürümeye
Cambaz misali
Senfoniler susmadan henüz
Henüz kusmadan Azrail'in soluğu ...Var mısın gitmeye
Belki Deniz
Belki Hüseyin
Belki Yusuf
Belki daha da ileri
Belki daha dik
Belki daha Mayıs gibi
Çığlık çığlığa
Derleyip çiçekleri...
Senfoniler susmadan henüz Henüz kusmadan Azrail'in soluğu ...Var mısın gitmeye
Belki Deniz Belki Hüseyin Belki Yusuf
Belki daha da ileri Belki daha dik Belki daha Mayıs gibi
Çığlık çığlığa Derleyip çiçekleri...
''Düşmeden Eğmeden boynunu''
Tebrik ederim içtenlikle.
çok enfesti bizde şiirle birlikte Mayıs çiçekleri olduk hocam kutluyorum sevgimle👍😙
Ne çok şiirdi...
Bu yürekten şiir okumayı seviyorum çünkü hissettiriyor...
Mayıs çiçeklerini derlemeli şairim, yolmadan, kanatmadan ve de unutturmadan...
Dost selamımla...👍