Ben Ölmedim ki
"Uyan Berkin, uyan mavi gülüşlü çocuk"
dedik;
Ekmek kokulu
Işıltılı mavi bir sesle yanıtladı,
Asi nehrin mağrur yatağından:
《Ben hiç ölmedim ki,
Geçici ayrılık benimkisi..
Vuruldum İstanbulda bir sabah
Elimde ekmek, bakkal dönüşü
Kalın kara kaşlı
Maviden güleç yüzlü
Çocuk başlı
Aydınlık ve çatal yüreğimden..
Vurulmuşum
Selvi çocukluğum ve masumiyetimden.
Bir gaz kapsülüyle vuruldum,
Saray kulu katil bir polis eliyle
Ve bir "Devlet Terörü"yle.
Sızıyor erkenden
Güzel başımdan hayat,
Sızıyor damla damla dirim..
"Gezi" destanında ölümsüzleşen
Ölümsüz canlardan"bir"im..
Evde annem, babam
Ve sofra beklerdi yerde
Gaz, barut, kanım
Ve yanık et ve saç kokusu
Sindi ekmeğime..
Bir yıla yakın zamandır
Uyanmamı bekleyen
O yorğun gözlerde
Umut ve sabırla mayalanıyor hıncım,
Oysa ki
Hep uyanık ve apaydınlıktı
Benim masum
Ve yiğit çocukluğum..
"Öldü" sanmayın beni,
Geçici ayrılık benimkisi
Ben ölmedim ki !
On Dört yaşımda
Başımdan vurulmuş
Yatarım komada..
Mezarım,
Özgürlük kavğamızın
Anıtsal iz düşümü
Ölümsüzlüğümün nişanesidir !
Bakmayın siz
Toprak ta
Böyle sessiz yattığıma.
Biliyorum;
Direnen anım
Devrimci kalplerinizde hep dipdiri..
Her kavga da
Siper de
Barikat ta göreceksiniz beni
Kolkola girmiş
Omuz omuza ayaklanmış
Her kararlılık ta,
Her zulme ve haksızlığa slogan
Ve volkan olmuş sesimle,
"Yaşanılası Bir Dünya" yoluna
Lav olup akmaktayım
Devrimci çocuk,
Savaşçı nefesimle..
Ararat gibi
Çocuk adamlığımı
Benden ve sevdiklerimden
Acımasızca çalmış olsa da
Kapitalist bu hayat;
Sakın üzülmeyin,
Ben güneşe olta atmaya gittim.
"Toplumsal Uyku Hali"nin ilk kar'ı eridiğinde,
"Son Nihai Kavga"
Zafere ve Barışa erdiğinde
Bir Defne ve bir zeytin dalından esecegim size,
Belki
Mutlu tebessümünüze..
Çünkü;
Geçici ayrılık benimkisi,
Ben
Hiç ölmedim ki....》;
10/11:03:2016
Günlerden "BERKİN ELVAN"