Beni En Çok Kim Üzdü

Bu gün aklıma, büyümeyi istediğim günler gelip takıldı

Buna sebep; ne annesinin elinden tuttuğu halde, yinede alınmayan oyuncak için ağlayan çocuktu

Nede yavrusunun gözyaşlarıyla dağlanan

Anne yüreği

Ne arabanın altında kalarak ezilen kedi

Ne de kime hesap vereceğini kestiremeye sürücünün çaresizliğiydi

Ah içimin çok uzaklarından çıkıp gelen

Beni farklı duygu rüzgarlarıyla savuran sancı,

Sol yanımda ölen güvercinlerin sessizliğiyle vuruyorsun göğüs kafesime,

Damağıma bilyeleri kaybolmuş bir çocuk burukluğunun zehir tadını bırakıyorsun..

Ve Konuşsam ağlayacağımı bildiğim bir lal hali sinmişken üzerime

Düşünüyorum da, en çok ne zaman üzüldüm ben?

Beni en çok kim üzdü, bilmiyorum?

Bir kapı aralandı beynimin anı odasından

Puslu bir camın arkasından

Silüyetler, fotoğraflar, sahneler tek tek önüme serdi

Çim kokusu çok ötelerden bir kelebek kanadında gelip ellerime dokundu

Kelebeğin bir kanadı kırık, bir kanadı pul pul dökülmüştü

Mevsimsiz bir iklimde yağmura direniyordu sanki…

Avuç içlerimde çocukluktan kalma batık çakıl taşlarının izlerine baktım uzun uzun

Biri kader biri hayat çizgisinin üzerine denk gelmiş,

İzler karsız kalmış bir dağın matemini anlatırken,

Gözlerimdeki merhamet ellerini uzatmış,

Taşların hangi oyundan yadigar olduğunu hatırlatıp, beni gülümsetiyordu…

Ama yine de en çok hangi doğum günümde sevindim

En çok hangi sayı korkuttu, halla bilmiyorum..

İçimdeki bu harabe sokak, hangi unutulmuş yaramın kangren mahmurluğu?

Acının bile varlığından hicap duyduğu bir yürek

Aslında merhemin iyileştirme gücünden aciz kaldığı bir güzel sevdayı taşıyordu

Ve yaşanan hiç bir acının telafisinin olmadığını bilen bir bilinç, aşka direniyordu umutla

İç yakan cümlelerin ruhumu nasıl salladığına şahit olmuştum bir çok kez,

Yine de kalemi kanıma batırıp destansı hikayeler yazdım aklımdaki duruşuna

Cümleler yönlerini şaşırdı, kalem şaşmadı

Bu defa başka türlü

Şimdi soruyorum

Beni en çok kim üzdü?

Kim yıktı umut dağarcığımı bilmiyorum?

Şimdi dile gelse tüm susmuş yanlarım,

Yinede senin adını haykırırlar her dilde,

Yüzünü ararlar gökyüzü tuvalinde.

Ellerin aklıma gelince yaşadığım heyecanı anlatırlar yüzü aşka dönük şiirlere

Biliyorum ilmek ilmek nakşolur, kirpiklerin gözlerin bakışların, her imgede.

Ruhumda bir tarafı nefti, bir tarafı aşk kokan caddeler uzadı git gide

İçimde kıvranıp duran sırlı hale isim bulmaya çalıştım bulamadım

Derin iç çekişlerim rüzgar oldu içimdeki son kaleye

O yüzden susup ayrıldım anı odasından

El ele karşımda duran anne ve çocuk gitmiş

Kedi sokaktan kaldırılmış

Ve ben hala hatırlamıyorum beni en çok kim üzdü diye?

Sahi beni en çok kim üzdü?

10 Temmuz 2020 60 şiiri var.
Beğenenler (6)
Yorumlar (5)
  • 3 yıl önce

    tebriklerimle

  • 3 yıl önce

    Bazen kırılır insan sevdiğine! Kırılanlardan olmamanız dileği ile kutlarım..!

  • Anlamlı dizeler için tebrik ederim Nimet hanım

    Sevgiler

    DeLi-oĞLan