Bilebilsen

Kalenin burcundaki bayrak esintiye ayak uydurmuş
Limandaki lokantalar konuklarıyla tıklım tıklım dolu ,
Açık alanda insanlar kendini vurmuş çimlere
Çocuklar koşuşturuyor bir topun peşinden ,
Minik bir köpek iriyarı kediyi nasıl kovalıyor ardından
Balık , rakı , kokoreç kokuları dumanlara karışmış
Az ötede lunaparkın ağır gürültüsü bir yandan ,
Dalgaların taşları azgınca döve döve sahile taşması
Deniz kenarında yürüyüş yapanları ıslatırcasına çırpınışı ,
Palmiye ağaçlarının üstünde yanan zümrüt yeşili iri ışıklar
Balıkçı teknelerinin kimi terk etmek üzereler koyu şimdi ,

Ben ,
bir tek ben yalnızım bilebilsen ,
kalabalığın ortasında hem de
Dilimin ucuna yapışmış söyleyemediğim tüm içli şarkılar
Buruk bir sevda molasına yazılmış gibi her biri sanki ,
Kaldırım taşlarını tekmelemek geliyor içimden gizlice
Başımdaki paslı zincirleri koparıp
fırlatmak uzaklara
Avazım çıktığınca haykırmak istiyorum
kimselere duyurmadan
Kurşun döktürüp yıpranmış eski anıların hepsine birden
Koşarak kaçmak ve kurtulmak
gecelerin gizli günahından.


07 / 2009 SIĞACIK