Bilemezdim Birer Aşk Hikâyeleri Olduğunu

Henüz daha okula gitmiyor,
Çok küçüktüm.
En çok dikkatimi,
Ağabeyimin eve getirdiği,
Resimli iki küçük kitap çekerdi.
Defalarca ağabeyime okutturur,
Gördüğüm resimleri açıklatırdım.
Ağebeyim açıkladıkça hoşuma gider,
Sarılarak öperdim.
Bilemezdim,
Birer aşk hikâyeleri olduğunu..

Durmaksızın okutur,
Resimleri tek tek sorardım,
Ağabey,
Mecnun neden dağlara düşmüş?
Neden karaca ile konuşuyor?
Neden onun gözlerini,
Leyla'ya benzetiyor.
Neden karacanın gözlerinde,
Leyla'yı arıyor?
Karacanın gözlerine Leyla sığar mı?

Ağabeyim,
Yazık değil mi?
Mecnun dağlara düşmüş,
Onu hayvanlar parçalamaz mı?
Sonradan öğrendim.
Bu kitabın adı ,
Leyla İle Mecnun muş.

Diğer ikinci kiitap beni daha da etkilerdi.
Ağabeyime durmaksızın sorar,
O anlattıkça,
Resimlerden daha da etkilenerek ,
Ağlardım.

Ağabeyim,
Kerem neden Aslı'yı daha çok görmek için,
Dişlerini neden çektiriyor?
Ufffff!
Ne kadar ağrır,
Yazık değil mi, Kerem'e.

Aslı'nın uzun saçları var,
Neden saçları tutuşup yanıyor?
Hani yanında hiç ateş yok ki?
Zavallı ağabeyim, durmadan okur,
Bitmek bilmeyen sorularıma,
Cevap verirdi.
Resimleri de merak ederek,
Defalarca anlattırırdım.
Bilemezdim onun ne kadar,
Yorulduğunu...

Bu iki hikâye kitabını yanıma koyar,
Resimlerine bakarak,
Geceleri uykuya dalardım.
Bu iki kitap,
En kıymetli iki hediyeydi.
Kimselere vermez gizler,
Geceleri ağabeyime okuturdum.

Geceleri rüyama girer,
Beni çok etkilerdi,.
O zamanlar ne bileyim ,
Aşkın ne olduğunu.
Yıllar sonra benimde aşık olup,
Yanacağımı !
Bende ne özlemler yaşatacağını...

Meğer aşk!
İnsanlara dişleride çektirir,
Dağlarada düşürür,
Çöllerde de dolaştırırmış.
Yanında ateş olmadanda içten yakar,
Tutuştururmuş.
Ateşi su söndürür,
Fakat aşkı suda olsa söndüremezmiş.
Hastalığın ilâcı olduğu halde,
Aşkın ilâcı yokmuş,
Aşkın tek ilâcı yar imiş!
Aşk geceyi gündüze bağlayan,
Zaman mekân gözetmeyen,
Bazen güldüren,bazen hüzünlendiren,
Özlem ve hasretle yaşatan,
Çok zamanda ağlatan,
Bir serapmış!

09 Şubat 2014 5845 şiiri var.
Yorumlar