Bir An Bir Gün Her An Her Gün

sokaklara yaban huzursuz hayata bakışın sızısı
zeytin siyahı acısı bir sade güzellikte beklediğim

sonbahar gibi kabullendim yolların suskunluğunu
sarı bir umutsuzluğu aştım da geldim yokluğuna

geceyi siperliğim bildim yaban yalandan korunduğum
yalnızlık dinlendirirken ölüm korkularımı yoruldum

ayrı bir yazdı yansısı içimde cız imkansızlıkla ünlü
yüreğime geçiremediğim tek söz kuşların göçüyle dopdolu

son buğusu küllendi bakışlarımın bütün evren benimle
bir sen değilsin ağlarkenki anımda yaralarımı üfleyen

tüllenince aramızdaki ırmağın ikirciksiz hayat sevinci
iki defa öldüm...ölmem gerekti...senin yerine de...kıyamam...

kendi üstümü karaladım sensizliğimi görmesin hiçbir kıpırtı
adınınsa altını çizdim gözyaşlarımla tüm sonlarının en öndesiyim

sayrılı dallarıyla öyle özverili severdi ki beni çağla ağacı
seni sardığımda onu anımsıyorum birgün beni gerçekten anlayacağını

hiç bakılmamış bir saat kadar zamana umarsızım tıpa tıp ansızın unutulan
yerinde sayan sensizliğime uyan bir takvim bulamadım kaç kez kırptın gözlerini...


söz tükendi ses kesildi ömür bitti azrail sıkıldı ölüm tekrarlamakta kendini
ne olduğunu anlamadı hiçkimse...bense başlayamadım hala nefes alışını anlatmaya

çırpınan tesellilerin kuytularında açan çiçekleri biriktiriyorum sana
olur da birgün gelirsen kaçırmış olmayasın diye sevdamın hiçbir anını...

hayat dağının hangi yamacında konaklasam zirvede bir gülüp bir kayboluşun
söyleştiğin bulutlarla sislenecek ömrüm amansız bir tufanla sürükleneceğim...

19 Temmuz 2011 1474 şiiri var.
Beğenenler (1)
Yorumlar