Bir Ölüm İki Cinayet

Namus gibi raf ömrü
Hasbelkader tezgâhla
Patlak
Kocaman kocaman açılmış
Anlamağa durur
Yedisinde olur gözler önünde
Bir hayattı anası
Işığı bilmezleydi sönünde

Üzerinde buğusu tüten silah
Namus temizlemeye bahanede
Olmazıyla iflah...

Hayatı korurken onura sirayet
Bir ölümdü ama iki cinayet

"Millet bu hale getirildi
Ah yazık"
Demeyle olmuyordu ki ölümler dönünde
Ahvali seyir
Kucağı gitmiş
Bucağa sarılma yönünde

Deneyimler kamaştırıyor
Bilge Kağan'ın gözünde
Üreten ilişkiyle
Memleket bulunurdu elbet
Tonyukuk'un özünde

Ölüm memleketle değildi
Alanı çektin mi, elektriği
Kalanı çektin mi, varlığı
Kadim kuralları yıkan, cinayetler
Kullanıp ta... toplumun gücüne
Taş üstüne taş koymayan inayetlerdi

Hayata; Nil'e çevrilen
Assuan'ın gözleri söndü
Ne de olsa
Çöl de bir hayat ve yöndü
Gericilik ölmezle aslı astarı yok
Ölümler birdir
Ama yıkılırken cinayetleriyle pek çok

Geçmişi tevafuk şimdisi mevafuk
Yenisi olamaz aptalın
Cinayetleri gürültülü olur
Ölümler hep sesiz

19.05.2017

Tevafuk: Denk gelme

Mevafuk: Şimdiye denk gelmemez oluşuyla; cümleye göre yazarın sadece buraya göre tevafuktan söylediği doğaç yansımalı bir sözcük

Kucağı gitmek: Sığındığı ana kucağı. Kendisini güvende görüp ona göre davrandığı değer yargıları.

Bucak: Burada uzaklara, kendisine yabancılaşmış olanlarla, yabancılaşmış kendisine sarılma anlamınadır.