Bitmeyen Travma
Ben ve arkadaşım aynı koğuştaydık
Her birimizi bir hücreye aldılar
Güneş doğmuyor hücreme
Sessiz sedasız bir metrelikte
Eylül mağduruyum ben
Amed ölüm sessizliğinde
Beni dinleyen insan
Çıkmazsa dağa,taşa
Haykırarak anlatmaya devam ederim
Benim arkadaşım işkence gördü
Öldürüldü intihar etti rapor edildi
Ufak bir hak,hukuk söz konusu değil
Güneş doğmuyor hücreme
Seksen anayasasına hayır dedim
Akıl almaz işkenceler yaptılar
Vucudumdaki izler unutulmaz
Faşist darbe Türkiye'yi toz duman etmişti
Diyarbakır 5 nolu ceza evindeydim
Bir yatakta beş kişi yatardık
Ağrılarımızdan iki saatlik zor uyurduk
Gece yarısı bir temiz dayak atardı
Vücudum yemyeşil olurdu
Vurulan yerlerin acısı
Beynimi sızlatırdı
Gün gelirdi saatlerce elektrik verirdi
Vücudum halsizlikten, güçsüzlükten titrerdi
Arada yediğim ufaktefek dayaklar bir yana
On günde bir kemik atardı önüme
Bir gece bizi tek odalara attılar
Karanlık ve çok sessiz bir ortam olurdu
Ve bir de bakardık köpek sesleri gelirdi
Her bir odaya iki köpek bırakırdı
Köpekler bize saldırırdı
İlk ısırdıkları bacakarası olurdu
Günlerce çektiğimiz bu acı bitmezdi
Islanan yerlere tuz dökerlerdi
Bazen tek kişilik hücreye onar kişi bırakılırdı
Kimi nefes almaktan, kimi hareketsizlikten can verirdi
Kimi acılarından can verirdi
Kimi kan kaybından can verirdi