Boşluk
Kayıp tanrıyı bulmak gibi bir şeydi
Onu sevmek…
Uzaklar da duruyordu sessiz ve sakin.
Çıglık olmaya başlıyordu kendi sessizliginde
Ve kalabalıklığında.
Ama saklısında bir şey vardı,
Kimselerin görmedigi ve dokunamadıgı.
Yüzyıllardır aynı şehirde aynı sokaklarda
Aynı parklarda birbirimize dokunmadan
Ve acılarımızı saklayarak gezdik.
Hayaller kurduk maviliklerle dolu,
Ğöğe bakıp salıncaklar kurduk,
Kelimelere şekil verip raks ettirdik
Birbirimizden habersiz.
Ve şimdi her şeyi silbaştan başlatıp
Yeni cümleler kuruyordu;
Biliyorum diyordu biliyorum,
Nasıl bilirdi ki?
Uzun uzak yollardan gelip-gideni,
Sonsuz ve duraksız olanı
Yoksa var eden,
Tanrı yada tanrıça mıydı?
Ahmet İnci
Hoş geldiniz yeniden Ahmet bey