Bostorgay Türküsü
_ gök rengi 
çıldırmış bakışlarını yerleştirmiş sese bürünmüş ruhuna 
_ bostorgay 
sıçradı birden bayıra 
dallara yürüdü gözleri sararmış duman altından
Ben en çok sesindeki hüzne ağladım, baygın gözlerinin üstünde yanan anızlara acı fışkırdı. Hüzün yayıldı şimdi karaburuna, ekin tarlasından o küçük rüzgârla. 
_ katiller
ikindiden çıkmış 
sakalını sıvazlayıp seyrederken kavrulmuş balalarını


"bostorgay degen ayvanın da cılgada bolur cuvası cavun cavsa sel alır da ey aruvum cılay da kalır anası..."
serçe denen şu hayvanın da, çerden - çöpten* olur yuvası. yağmur yağsa sel alır da o yarim oy ağlar yavrusu "cılay da kalır balası"