Böyle Nereye Kadar
Karanlığı severdim ta ki yüzün aydınlatana kadar...
Sonra aydınlığı sevdim, yüzünü çevirip yüzüstü bırakana kadar...
Ne gecem kaldı, ne gündüzüm...
Bu böyle nereye kadar ?
Şimdi ben neyi seveceğim ?
Sessizliği severdim, sesini duyana kadar...
Sonra sesini sevdim, sen susana kadar...
Sen gittin ama sesin kulağımdan gitmiyor.
Bu böyle nereye kadar ?
Şimdi ben gelsen de nasıl duyacağım ?
Yalnızlığı severdim, elimi tutana kadar...
Sonra aşkı sevdim, çekip gidene kadar...
Yoksun ama yanımdasın.
Bu böyle nereye kadar ?
Şimdi ben nasıl yaşayacağım ?
Çayı severdim çayı, gözlerine bakana kadar...
Sonra kahveyi sevdim, 'kırk yıl yalanını' anlayana kadar.
Yokluğunda uyutmuyor, kahvelerde...
Bu böyle nereye kadar ?
Şimdi ben rüyalarımda seni nasıl göreceğim ?
Kışı severdim, ta ki kalbin ısıtana kadar...
Sonra yazı sevdim, karşımda buz olana kadar...
Hem üşüyorum, hem yanıyorum sevgilim.
Bu böyle nereye kadar ?
Şimdi ben ne yapacağım ?
Şimdi ben ne mi yapacağım ?
Hep 'yaz'ı bekleyeceğim.
Sen gelene kadar.
Ve yine 'yazı' seveceğim,
kalemim ve içimdeki senle,
ölene kadar...
Güne yakışan şiiri içtenlikle kutluyorum...
Tebrik ederim Burak şairim. İyi bayramlar dilerim. :)
Güne layık gördüğünüz için tekrar onurlandım. Çok güzel bir duygu bu. Teşekkürlerim sonsuz..
Her bölüm tek başına iyi bir şiir Burak şair tebrikler
Tebrikler Burak şair. Yeni eğitim hayatınızda da başarılar dilerim. Sizin adınıza çok sevindim..