Bu Adam

Baltasını şuursuzca taşlara,
Vurup durur ne yazık ki bu adam.
Bal tasını sorumsuzca başlara,
Vurup durur ne yazık ki bu adam.

Karanlığa kibrit bile çakmayıp,
Savurduğu tehditlere bakmayıp,
Adaleti, kul hakkını takmayıp,
Yorup durur ne yazık ki bu adam.

Bavulunu alıp giden Pablo'yu,
Kayıp olan metrelerce kabloyu,
Aleyhine işleyen her tabloyu,
Sorup durur ne yazık ki bu adam.

Yalan çarklarını evirmek için,
Masayı aniden devirmek için,
Tabloyu lehine çevirmek için,
Kurup durur ne yazık ki bu adam.

 
Esir forsa salladıkça küreği,
Çok uzattı zulüm dolu süreği;
Medeniyet için çarpan yüreği,
Burup durur ne yazık ki bu adam.