Bu Gecenin Sabahı

Bu gecenin sabahına kadar
İşititim insan narasını
Baksana adam, sana diyorum
Korkmasın kurttan, çakaldan
Kork bu gecenin dişlerindeki ışıltıdan
Gecenin ışıltılarını, yıldız sanırsın
Kork ışıltısız gecelerden
Çakaldır onlar, kurt sanırsın
Sıyrıl kendine gel be adam
Bak şu asabi, serkeş fidana
Yaralı, paramparça
İşitiyordun inlemesini
Biliyordun ne diyor
Görmüyordun fidanı
Korkulur bir geceydi
Kederle kükredim,sıyrıldım uykumdan
Baktım sokak ortasında duruyordum
Yedim kurdun, çakalın sopasını
Yere düştüm, gözlerim kapalı
Bilincim acık
Daldım bu korkulur geceye
Daldım hüzün dolu, korku dolu geceye
Ve bir köşede büzüldüm
Ve şimşeklerin çakmasını
kurdun gözünden görüyordum
Gecenin dişlerin ışıltısı işliyordu içimden
Acımasız
Tehditkar
Hayvanca geliyordu
Ben, kederliyim bu gece
Sordum korkulur içime
Gök gürlemesi sonunda düşmez mi yağmur
Yeşertmez mi susuz fidanları
Ses kesildi birden, korkulur köşede duruyordum
Dolaşıyordu ortalıktan çakalar, kurt diye
Bu gecenin sabahı çok çetin olur
Kaderimize düşmüştü gök gürlemesi
Bir sancı düştü yüreğime
Acıdan iliştim bir köşeye
Baktım çevreye korkuyla
Gördüm bilenmiş dişleri
Ve gördüm onlarda
Gecenin kanını ve korkularını
Gördüm gözlerdeki umutsuzlukları
Gömdüm içime nihayet korku geçitini
Küçük öfkeli bir girdap misali
Büzüldüğüm köşemden çıktım
Geçmiyordu acılarım, sancılarım
Etrafımda olan rüzgar değil
Yerleri titreten fırtınaydı
Uğultuyla koparıyordu fidanları
Umutsuzluk düşürüyordu sinelere
Ve gecenin karanlığında sürükledi bedenimi
Toprağına düşmüş calı misali
Ne yapacağımı bilmiyordum
Sürüklendim durdum
Bir dal kurtardı beni oradan
Atmıştı beni başka diyarlara
Burada gece farklı değildi adeta
Ve ansızın susuyordu gece
Boş bir mekan, bağırdım
Duydum sesimin yankısını, sonra biraz alaylı
Biraz ciddi
Duydum yeni bir ses
Bana dedi kork bu gecenin sabahından
Sabahı azap dolu,sırtlanlar, aslanlar
Bakacak çakallara, çakallar kol gezecek ortalıktan
Kork bu geceden,
Bu gece çakal gecesi, kurt gecesi
Şafak sökene dek, onlar hüküm sürecek
Bu gece gulyabaniler gecesi olacak
Hastalar bu gecenin sabahında
Tabipsiz kalacak
Her yerde serkeş fidanlar var
Ve yaşam evdeş olmuş ölümle
İnsan nefret ediyor kendinden
Her yer yaralı
Her sine paramparça
Uyanık ve hasta
Görmüyor musun bu gece, kuduz bir gece
Gulyabaniden divane bir gece
Bu gecenin sabahı çok karanlık olacak
Güneş doğmayacak belki de
Gökyüzü korkudan yere çökecek
İnanmıyorsan dön bak
Çakallara ortalıkta kol geziyor
Karanlık ve feryat dolaşmakta ufuklarda
Korku hüzün girdabı
Yutuyor insanı tek tek
Sonra ben gecenin içinden
Bilinçi uyanık, gözlerde korkulu
Yalnız fidana ağlayarak
Unutuyordum korkumu
Virane köşemde unuttum acımı
Acı bir savaştı benimki
Umutla bekledim gecenin sabahını


18.11.2010
İstanbul