Bugün Yazıyorum Çünkü Yarın Yastayım

ata'm,

seni yeterince anlatmadılar çocukluğumda.
karga kovalıyarak büyümüş
mahalle mektebinde okumuştun

üç gün ben de gittim o mektebe,
eli sırıklı,
başı sarıklı hocadan
elif, be, te, se, cim, ha, hı,
demeyi öğrendim.

senin gibi
karga kovalamadım ama,
en uzağa
taş fırlatma yarışı yaptım akranlarımla..
bir de yazları.... yağmur sonrası
gökkuşağının renklerini paylaşırdık
harman yerinde.
hep,
mavi benim olsun isterdim
gözlerinin rengidir diye,
ve her seferinde
geç kalırdım nedense..
ilk gören,
"mavisi beniiiiiiiiiiiiiiiiimmm..."
diye muştulardı
gögün içindeki
o muhteşem kapıyı..

düşlerime uzanan,
düşman gibi görürdüm
köyün çocuklarını
maviyi benden önce
aldılar diye..

tıpkı senin cehaleti,
yoksulluğu,
geriliği
düşman gördügün gibi..

ilk olarak
düşmanları kovduğun söylendi bana.
sonra..... metreyi, kiloyu, şapkayı getirdiğin.
seninle ilgili ilk şiiri okuduğumda yedi yaşındaydım.
"saat dokuzu beş geçe" diye başlıyordu.
ölümün ne olduğunu
aklım almasa bile
kötü birşey olduğunu anlıyordum
öğretmenimin yüzündeki hüzünden..

derken... savaşlarını öğrendim
barışı amaçlayan,
sonra baktım ki,
"elif'in kağnısı"ndaki gıcırtılarda da sana olan inanç vardı
"akşehir üstünden afyon'a doğru" yol alırken,
hasan ali'nin sıfırı tanımlamasında da....
ve senin....
sağa düşen sıfırlardan olduğunu anladım....
bir değil birkaç sıfırdın...sağda olanlardan..

şimdi soldaki sıfırlar
utanıp sıkılmadan,
"pasaportu var mıydı" diyorlar köşelerinden..
kendi adının anlamının ALÇAK olduğundan bile habersiz.

yine o odun kafalılara göre...
sen ne yapmışsın ki...
"bir iki yağ ve bez fabrikası....demir ağlar fasafisosu...
........dilin de devrimi mi olur muş canım, bu nasıl iş...." miş...

o YAMUK kafalılar
yerden ISItmalı DAİRElerinde,
DÖRTGEN koltuklarına kurulup
YÜZEYsel yazılar döşeniyor,
ERDEMsiz satılmışlıklarıyla
KUTSAL bildiğimiz TÜM ALANlara GEREKÇEli GEREKÇEsiz
saldırıyor,
dil uzatıyor,
küfrediyorlar
salyalı ağızlarıyla..

bu gün bile fırsattır onlara sana saldırmak için..
"kaç yıl olmuştu yahu" diye başlarlar şimdi....
oysa bilmezler ki,
yese de yıllar yılları,
senin sevgini söküp atamazlar
bu ülkenin bağrından..

işte buğün yine,
yürüyecek yüzbinler
ellerinde çiçekler,
yüreklerinde sevgin,
yüzlerinde onlara aşıladığın umutla..

o soldaki sıfırların
yetmez bunu anlamaya akılları..
hiçbir zaman düşünmezler
dünyanın neresinde,
ne zaman,
kimin için,
ve niçin
yüzbinlerin yürüdüğünü...
anlamak istemezler
dünyada kimin için
ve niçin
onbinden fazla
kitap yazıldığını..
önlerini görmekten aciz
nankör sürüsü
anlar mı senin
mantığını,
felsefeni,
ruhunu...
ve dünyanın bu gününü
seksen yıl önceden
görüp söylediğini...

bir ihanet çemberinin
yangını var ülkemizde
bilinçle tutuşturulup
bilinçle körüklenen..
ama herşeye rağmen
yılmayacağız ata'm,
adın durdukça
dünyada..
ve seni anladıkça..

bu bizim sevdamızdır..
ve sana andımızdır..
rahat ol,
rahat uyu.


şiirin akışı içinde büyük harflerle yazılan sözcükler ulu önder
tarafından dilimize kazandırılmıştır...

09 Kasım 2010 224 şiiri var.
Yorumlar (16)
  • 13 yıl önce

    sanki başından sonuna bir roman okudum acısıyla tatlısıyla muhteşemdi efendim saygılar

  • 13 yıl önce

    😙😙😙 Okumak O'nu şiirlerin büyüyen manalarında...Bambaşka bir tattı,yüreğinize sağlık efendim... Sonsuz Saygılar DENİZ GÖZLÜ'müze...

  • 13 yıl önce

    Almanyadan Atatürke uzanan bir yol...kutluyorum sizi...mükemmeldi...duygu yükü ve araştırmacı kimliğiniz ile...kusursuz bir şiir ve tam gününde...incilere yakışmakta

  • 13 yıl önce

    Şiir vardır okunur, şiir vardır dokunur...

    evet inciye layık satırlar... Teşekkürler paylaşıma.

  • 13 yıl önce

    devrimci atatürkçü yüreğinizi öpüyorum elbette hiç kimsenin kuşkusu olmasınkii atamızın emanetini ebbediyen koruyacağızz tşk ediyorum yürteğine sağlık dostt öpüyorumm tekrar güzel duygularla dolu yüreğinizi saygılarr sevgilerr