Buğurdan
yukarıda garip hareket
yuları çözülmüş
suya beyaz kelepçeler
fırtına olmasa nasıl durulur
sonra yıldırım düşer bilirim
kamaşır yer ışık ister
başta serseri yel
hamura karışmış yaş
yoğruldukça gülücük
yüzümde yüzdürdüğüm
duvarda savruk yalnızlık
beden cumbaya payanda
altımdan insanlar geçer
üstümde üveyik kanadı
bisikletimi sürerim ırmağa
ırarım denize boşalır
ardıma yelken
köpükler saçar ağızlarca
boşlarım varlığımı
kadehte solar damarım
saçım poyraza asık
cibindiriğim darmadağın
takılır bir dala boynum
çalkalanır ha çalkalanır
kanar düşüncem akıntıya
su'retimden rendelenir
elinde erir bedenim
takılır bir dala boynum çalkalanır ha çalkalanır kanar düşüncem akıntıya su'retimden rendelenir elinde erir bedenim
tebriklerimle