Cesedin Diriliş Konuşması

Uzuncaktan bir süredir ilk defa kalemim el oldu.
Saatler sabahın körüne tekabül etmekteyken
Anason değmemiş dudaklarım, doğan güne lanet okumaya uyandı.
Camdan aksı kolay oluyordu caddenin
İki çocuk el ele, terbiyeyle münhasır.
Birden çokça çok, adam görünümlü insan işe veya, veya bilmiyorum bir yerlere gitmekteler.
Ve birkaç kadın...
Sabaha göre oldukça kalabalık bir cadde ya da bu saatlerde pek bakmıyorumdurdan dolayı...
Lanet bir öksürük sitemime karışırken, fark ettim de gözyaşlarıma karışacak kimsem yoktu, paketinde tek kalan ucuz bir kağıt mendilden başka...
Dolap, masa, sayısından bihaber olduğum parfüm şişeleri, kapı, duvar...
Hiç karışanım yoktu, herkes varlığından, ve düzene tabi tutulmayışından oldukça memnun.
Yanlış olmasın sakın. Yanlış görünümlü doğruya hepsinin verecek cevabı vardı. Ama yinede birçoktan çokça fazlası suskunluğu koruyordu. Zaten onlarda her zaman susarak kaçanlardı.
Susuyordu işte kapı duvar...
Fonda Adrian ruhumu ezerken
Pencereden aks eden güneş, düş'eşim oluyor.
Defol git dostum güneş. Bilirsin sana dayanamam. Bugün gamzelerimi gamla dolduracağım, sana yer yok!
Perdeyi iyice kapadıktan sonra, bir mendil akan acılarımı toparlamaya yetti.
Ve bir sigara yapmak geldi.
Ve geldiği gibi gitti.
Çünkü daha önce hiç değmemişti bu ellere o meret
Ah ulan kötülük, çok geç kalmadın mı?!
Gel de şimdi bu bedende yer et.
Ya sen anne...
Sen öğretmedin mi insanları sevmeyi, iyiliği...
Şimdi nerede o kollayan ellerin. Hani sonsuza dek sevecektin beni!
Sende haklısın be anne. Kızın çok değişti.
Mesela artık altın saçlım diye sevemeyeceksin beni.
Kumral oldum. Kızıla denk bir renk sanırım.
Ama bunların önemi yok öyle değil mi?
Sen yine de seversin beni.
Birde anne... Of... Sen hep sev dersin ya insanları...
Bende sevdim işte.
Kalbimden geldikçe sevdim, şekli insan, içini hiçte bilemediğim bu varkılkarı.
Ama birde aşk diye bir şey çıkarmışlar.
Sevmeye eyvallah da ben bu işi bir beceremiyorum be anne.
Ben üzmekten çoktan bıkmışken, onlar sanki üzülmekten zevk alıyor gibi.
İşin kötüsü onları üzmeme çabasıyla kendime hayatı zehir ettim.
Of anne, of...
Bu hayat bana çok büyük. Bense hala büyümedim.
Beyaz Saray, ekonomi bültenleri, savaşlar, ayyaşlar, açlık, tokluk, ABD, İsrail, İran, Nükleer Güç...
Bütün güçler sevgin yanında güçsüz kalır anne.
Ben daha fazla kirlenmeden,
Kirletmeden kalpleri
Gel kurtar beni...
Ben sadece seni,
Sen sadece beni sev anne...

14 Ekim 2011 94 şiiri var.
Beğenenler (6)
Yorumlar (1)