Çeşmeden Akan Su
elini uzatıp dokunamadığın şeyler kadar yaşıyorsun
adamın biri
bir sabah uyanır.
dünya böyle
çapaklı gözlerden
bir fiskede kurtulup
şaşırıyorsun sabaha
bugün çeşmenin yanındasın
eğilip içemediğin
bir metal korkusu,
içinde kirli
susmalar
üzerine basıldıkça
okunmayan bir defter
kalem üstleri
yağmurlara silgisiz
körfeze bakan zeytinler
kadar yeşil
gözleri
bıçak açmıyor
gribal bir enfeksiyonun
acı tatlı şurubu
kapaklar
plastik reçete kokusu
yaşadığın kadar büyük rüyalar
zordu uyanmak,
dönüp yatağına
yattığın günleri özledin
derin bir uykuydun
sonra birden düştün
eller ayaklar ve sen
sarılarak boşluğa.
05.04.2013