Cim

Cim

sana masallar okuyacak çocuklar öldüler

ateşten gömleğin giymiş

kaçıncı düğün bu gördüğüm

kaç esir kuş ağaçları ardında sürüdü

nefes almak için kaçarken

bilmiyorum


kimi bekliyorsa güneş

vurduğu hiç bir kapıyı ısıtmıyor zaten

diriliyor ezilmeden yenildik deyip deyip

sevinen insan dili

ne tuhaf


inanılmaz lahuti boşluğun

anatomisini çizerken göklere mavi

çatlıyor tohumları aklımın çatlıyor

kurumuş toprağına biraz su verin bari

hastalığın sonu yok mu sesleri

sırtımdaki yük

sonra kambura evriliyor her sözüm


olmazı kaç geçiyor boyuna akıp duran

mum saatinde hüzün

tanesiyiz hepimiz

zulmün sırası gelince duyarız nasıl olsa

en delisinden bir oğlanla kız

ve binlercesi yıldız yıldız

düşerken sığınıp taşlara

sen tutmuş uyuyorsun geceler içinde

kan revan ve ter


bataklığın suyu beyaza döner dönmesine de

inecek asırlarca karın üstüne kirli acı

kin birikintisi çağ müebbet yiyor şiirlerde

ne güzel

çağırıyor yorgun ayaklarımızı doru taylar

gücümüz yetmiyor gitmeye

kitapları saymıyorum bile

senden bir insan yapamamış kitaplar


evren altını oyuyor büyük şairlerin kurduğu

büyük cümlelerin /büyüksün

yerden göğe kadar haklısın da üstelik yağmur

yağ

unuttuğumuz gülücüklerin sunağı

hayal kahramanları değil bu savaşanlar

duvarlarından

kan yontuyor ellerim evlerin sicim sicim

sana masallar okuyacak çocuklar öldüler

cim

.


Görseldeki Çocuk

Iqbal Masih

29 Mart 2019 93 şiiri var.
Beğenenler (10)
Yorumlar