Çoban
Uyandı çoban puslu bir sabaha
Gök çimenlere yorgan
Dağlar sırtını eğmişti
Ve puslu çayırlara güneş değmişti
Titrek elleri ile araladı kapıyı
Selam dedi rüzgar
Kartallar içtimaya durmuştu
Ve beyaz saçlarına kırağı vurmuştu
Açtı kapıyı çoban
Aç tavuklar gibi sürü
Kapıya yığılmıştı
Şöyle bir baktı çoban
Karabaş bu gün huysuzdu
Bir kara bulut dikeldi tepesine
İçinde bir kasvet
Ya kısmet
Ya kısmet dedi çoban
Ve yola koyuldu
Adımlar attı çoban
Üç ileri iki geri adımlar
Gitmesini istemiyordu sanki
Kalsın istiyordu patikalar
Orman kucak açtı yaşlı çobana
Islığını duydu yine çamların
Yalnız başka telden çalıyordu bu sefer
Üstünü açıyordu kapanmış yaraların
Şöyle bir düşündü çoban
Şehit düşen oğlu geldi aklına
Veremden ölen nazlısının hayali
Sanki bir şeyler fısıldadı kulağına
Uzak diyarlara gelin ettiği
Kızının ördüğü bere başında
Yollar kıvrıldıkça iç çekti çoban
Sarp kayalıklar dikildi karşısına
Çoban tırmandıkça kayalıklardan
Kartalların çığlıkları yükseldi
Bir ses kulağına çok uzaklardan
Çıkma babacığım dön geri dedi
Ve sessizlik kapladı vadiyi bir an
Çamlar sustu,rüzgar sustu
Birden irkildi çoban
Karabaşa baktı, O da susmuştu
Bir taş kopu verdi ayağının altından
Boşlukta buldu kendini çoban
Düşerken ölümü düşündü çoban
Bir tebessüm belirdi yüzünde o an
Ölmek dedi temiz iş sakat kalmadan
Ölmek ve kavuşmak çok geç olmadan
Sonra bir kayıp hikaye daha gömüldü
Çobanla birlikte toprak altına
Hasret dert çile keder
Çürür mü acaba onlarda
Onlarda toprak olur mu ki çobanla
01.01
2011 Çoban Mahmut Kılıç
Uyandı çoban puslu bir sabaha Gök çimenlere yorgan Dağlar sırtını eğmişti Ve puslu çayırlara güneş değmişti
Titrek elleri ile araladı kapıyı Selam dedi rüzgar Kartallar içtimaya durmuştu Ve beyaz saçlarına kırağı vurmuştu
👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍
uzun zamandır okumadığım pastoral bir çalışma...
Bir çobanın hikayesi, sade, duru, yalın bir anlatım, kutlarım seni Mahmut tebrikler ...👍