Çocukluğum

Henüz yedi yaşındaydım;

Korkardım okula tek başıma gideceğim için,

Babam tarardı saçlarımı...

Balık sırtı örerken 

Hiç bitmesin isterdim .

Avuçlayıp yüzümü alnıma bir buse kondurur,

Elimi tutar, ayakkabılarımı elleriyle giydirirdi.

Korkma bugün de ben seni götüreceğim derdi...

Her sabah aynı cümleyi kurmaktan hiç bıkmadı.

Güzel kızım der ve eklerdi...

Her zaman yanımda olamayacağını ...

Ancak dağ gibi arkamda duracağını.

Gülümserdim çocuk ruhumla,

Ellerini sımsıkı tutardım bırakacak gibi.

İşten eve gelmesini dört gözle beklerdim camın kenarında,

Sokağın başında görünürdü çınar ağacım,

Eve gelmesini beklemeden koşardım kollarına,

İki ekmekle gelirdi her gün,

Yanında da çubuk krakerle.

Doyamadım gözlerinin yeşiline.

Henüz sekiz yaşındaydım;

Saçlarım balık sırtı örülmüyordu artık...

Kimse saçlarıma dokunamazdı...

Balık sırtını bir tek babam örebilirdi...

Bu sabah kimse bugün de ben götüreceğim seni demedi...

Ben de artık korkmuyordum zaten.

Gözlerimdeki o korku gitmiş,

Hüzün yüklenmişti...

Korkularımın bir önemi yoktu ki...

Her zaman yanımda olamadı dediği gibi belki...

Ama her zaman yanımda oldu.

Cam kenarında dışarıyı izlerken,

Sokağın başından da görünmedi mesela,

O günden sonra evimize iki ekmek de girmedi zaten.

Çubuk krakerim de hiç olmadı.











21 Ağustos 2020 9 şiiri var.
Beğenenler (7)
Yorumlar (1)