Çok Yürüyorduk

indim merdivenlerine
çiçeklidir o dar koridor
fena güneşli
ve ufukları geri gelen
renklerle belirtmek istendiğimde
mor salkımlar
mor salkımlar

ilk sigarasını içti
öksürüyor
galiba iğde ağaçları var dikenleri uzunca
çıkmadığı bir o kalmıştı
haylaz yırtıkları kanayan zafer

geniş bir parkın arka yolu
bir birine girmiş bir kaç anıdan biri
hangisi olduğunu çözemiyormuş
ağlayanlar var
çocuk sesleri
yetişkinlerin elleri her yerde

kırılanları saklamak kırığı örter
en azından bir kenarı saklı kalmış bulmacanın
tamamını bulana kadar geçen süreye
vazgeçme sebebi karışınca
daha iyi niyetli oluyor insan

ölü kokusu sandığınız yüzülmüş postlar
hava kurumundan saklamak için
hava şerefeli camii
ve onun imamına emanet edilmiş
bakır muslukları çalmışlar

aynaya bakarken kaçmış olmalıydım
ki varilleri boyarken başıma sarkan mavi onun eseri
çok yürüyorduk
çok düşünüp çok yürüyorduk
bir keresinde Bulgaristana kadar yayan

muhacir kızların entarilerini belledim hiç unutmam
basma çiçek oyası dizine kadar beyaz
göçmen seferindeydik
martıları turna sanan gölgeler bulmuştum kendime
bir kuş oydum zeytin ağacından
kanat takıp uçuracaktım güne bakan

ah o aslan başlı yiğitler
onların efendileri
yarasa kıvraklığında çaldılar benden
sarışın mavi gözlü olunca
git Anadolu dan istediğini al diyen başlık parası
ve dizlerimde yarası ile kalbimi uyutan sevgiler satın aldık
beşi bir yerde
kalın kaşlı
gözleri yerde

kuzey doğuyu bilirim oralı olmak var
dağ olmak yeşil olmak aynı şey
nehir demek fevri istikametini yırtan bir çığlık
kuşları çabuk geçer
yazları bulut ağrısı
dinmeyen
iki gözüm iki çeşme.

15 Nisan 2014 310 şiiri var.
Beğenenler (1)
Yorumlar