Çölde
İhanetler gri renkli bulutlara dönmüşler
Sıralanmış baykuşlar gibi konmayı bekler
Ömrümün yaralanmış diğer bir yarısında
Hüzünlerime bayatlamış kırıntı ekler
Çöl sıcağında içtiğim suya gölge düşer
Bir kum fırtınası başlar seraplar önünde
Avucumda gülüşünün bir hatırası var
Senden geriye bir tek hüzün şarkısı kalır
Sözler de gitsin uçuşan kum tanelerinde
Gölge arar dururum divane bedenime
Toplarım esen deli rüzgarı ellerime
Önce kokun gelir sonra düşer yüreğime