Dağ Çiçeği

Dağ Çiçeği






sarıkamış’ın üzgün örtüsü
gece...
parıldayan yoksulluk
içime tüneyen bu kaçıncı yolculuk
nuh’un dağındayım
aradım gözlerini bir süre orada
araratlı bir gezgini gördüm
gözlerine baktım/ yoktun
bangladeş’de bir ihtiyara sordum kokunu bir gün
saçlarını Nepal’de bir köylüye...
tenini
adilcevaz’da kızıl duvarlara...



çocukların elleri üşüyordu Bazid’de...
ellerinden habersizdiler
beyoğlu’nda bir küçük hamala sordum
sırtı kan-talan
duymamıştı gövdeni...
afganlı bir kadının ağlayan sesine sordum
sesini…
lal söyledi
pusu dedi
git eyledi
gittim




nerdeyim
sözüm mü ola
bir geçitin ihanet tüküren soluğunda
ben sağanak derim, sonbahar derim
çiğdem açan yamaçlar derim
inadına göç derim
kapanır yüzüme çizgileri silinmiş haritalar
bir çiçeğin damarında demlenirim




çiçeğim
çiçeğim
serserim/ ben geldim
avuçlarını aç
hele bir öpeyim…







Fotoğraf: ARA GÜLER










05 Ekim 2020 69 şiiri var.
Beğenenler (8)
Yorumlar