Dağ Duruşlu Yanım

Ah benim...
Gözlerinin zulasında cennet aradığım
Bakışlarının nur'u mehtap mehtap çağlarken
Kim neylesin ki akşamlayan sabahları

Varsın yine de bizim
Şafakların diline düşen
Gün batımlı hatıralarımız da olsun
Ve sonrasında...
Karanlığını hesaba çeker gibi
Ay ışığında gezerken gecenin kıyılarını
"Bir dediğimiz iki edilmez" bilinsin diye
Mısraları ıslak ıslak bekleşen
Yakamoz tutkunu şiirler toplayalım

Haykır şimdi...
Vefa kapısından nankörler içeri mi alınırmış
Haykır şimdi...
Kıymeti bilinmeyen sevda gönülde mi barınırmış

Oy benim dağ duruşlu yanım
Ser hele...
Kardelen soluklu umutları
Nergiz edalı utangaç yamacına
Ser hele...
Cemresi düşmüş baharı
Mevsimleri kayıp gönül kiracına

Ağıtlar ısmarlama şimdiden
Saçlarına çağırdığın rüzgarlara
Nerden bileyim ki şu sazımın
"Bir yanı gülüşünle bakışan
Öbür yanı endamına yakışan"
Kaç türküyü diline dolayacağını

Hani...
Seher kulluğunun üşengeçliğine
Melekler hep sabreder ya
Hani bir de...
Akışına nazar değmiş ırmaklar
Mecra mecra yollarını kaybeder ya
İşte bundandır belki de
Seninle her el ele tutuştuğumuzda
Toprak kokulu dualara sığınışımız

Zorlama nefesini...
Olsa da
Kırağı sonrasının üşüten ayazı
Biz biliriz zemheriden bahar sökmesini
Saklama hevesini...
Olsa da
Serçe kanadının kırıldığı bazı bazı
Biz biliriz Rahman'a diz çökmesini...