Dağdan Olmuş Gönül Yürür Gider De
Dağında sisler dağılsın gayrı
Bir çiçek açar gönüldür bağı
Nice erenler kurmuş otağı
Erimiş akmış gönlümün yağı.
Hastalanmış garip elde yatar da
Gönül kapısı uğrayan var mı
Kilitli kanadı kırık kolu da
Hiç uğramaz böylesi konuk buraya.
Yandı içimde gönül közlendi
Dağlarım başıma yıkıldı kaldı
Ağladım sızladım gönül dilinde
Gelmedi dağıma bahar günümde.
Sonra bir baktım garip ozanım
İçerim kurumuş hanidir hanım
Sevgiden akmayan pınarlar kuru
Gözlerim yollarda boşa yorulur.
Yeniden yorgun kalbime döndüm
Toplan ey gönül artık gidelim.
Gönül dağında bir yeşil urba
Biçelim sevgiden aşktan dolup da.
Neşet usta ne güzel söyler sözü de
Gönül dağından besteler gelir
Yağmur yağmur yağar gönüle
Boran olur gönül dağında böyle.
Melik'in sözleri dolup taşmada
Kendince gönlüne bir yol açmada
Dağını taşını sever her gönlün
Bilir ki bu gönül Rabbe koşmada.
(Ekim 2010 İstanbul)