Dahası Ve Dahası Üzerine

-kurtulsak ya şu fazlalıklardan-

ağır makyajı İstanbul'un saklanıyor kendine
gece ağlamaları
gece sayıklamaları
gece ürpertileri
gece sirenleri
saat karanlığın ölümcül nefesinde
bir veya dört iki veya üç
şokaklar ağlamaklı ağlamamaklı
yalancı neşeden
buz dağının saklı tarafı gülüşmelerden

kibrit çöpleri amma çoğaldı hani
hani böyle yakacak çokluklar var
bitişsiz şiirler
yoksa kendimizi yakmaya
kıyamadığımızdan mı
ya aşk ne olacak bu vakit
kolay atılacaklar arasında
en ön sıralarda mı
felaket kibrit çöpleri
felaket ki
mikado oynasan bitmez
bir sanat fitili lazım kurtuluşa

peki bu dahası ve pek dahası çabası

düşünün bir karınca
tüm yükü dünyanın omuzlarında
çalışmak
çalışmak
çalışmak hariç hislenmeyen
hem kendinden çok
yuvası için koşturan
elleri terli
gözleri makine yağı
alnı upuzun kırışık karınca

bir martı oladursun
iyot kokusunu avuçlarında taşımak
özgürlüğü umarken
iki simit kırıntısı peşinde koşmak
yakmak tüylerinde güneşi
sorgusuz sualsiz
şaşmasız
yaşar durur
öyle limanlar peşinde
gelen gidene
bilet keserken

diyeceksin onlar olabildiği kadar en fazla
karınca ve martı

dedim ya
bir ayna yanında izdüşümsel
fazlalıklardan kurtulmalı