Darwin'le Söyleşi
İlahi Darwin
Evrim mevrim bir yana da
Adem'i Havva'yı ne çabuk unuttun
Seninki sadece koca bir safsata
Uyanık rüya görüp kendini avuttun
Doğru söyle derdin evrim mi
Yoksa alicengiz oyunu mu?
Hem hala kentte şehirde ne işin var ki senin?
Git ormanda yaşa da görelim o boyunu
Tencere kap kacak falan da gerekmez
Çukurlardan su içer bit katarsın çayına
Tuvalette kolay iş koskoca ormanda
Karınca böcek yersin aş senin neyine
Sarmaşığa tutunup daldan dala zıplarsın
Yolunu kaybedersen sığınırsın bir ine
Bir de dişi maymun alırsın koynuna
Şöyle en işvelisinden
Yıldırım nikahıyla girersiniz gerdeğe
Muz muydu ilaç olup hastalıkları dindiren
Sahi ateşi hangi maymun bulmuştu
Kimdi taşı tekerlek yapıp döndüren
Ağaçtan gemi oyup kim kaşif olmuştu
Yazı kimin icadı matbaa kağıt kalem
Yetişseydin radyoya ne gülerdi elalem
Homurdanıp dururdun en maymun halinle
Maymunlar konuşamaz ki öğretmedi mi annen?
Baştan yap binaları ilk sen bul parayı
Elektrik dediğin maymun için neymiş
Tren uçak imal et tekrar keşfet uzayı
Zaten atomu bulan da şempanze dedenmiş
Geç aynanın önüne kendine bir bak
Övün maymun halinle
Sevin kırıt mutlu ol
Bir post çek sırtına bir tane de kuyruk tak
Bari hiç değilse dosdoğru maymun ol
Evrimmiş...
Densizin yaptığına bakın hele
İnsan insan olacak ki insanlığını bile
Hey gidi koca Darwin
Orangutanlar goriller peşinden gele
İnsanlığı hor gördün beğenmedin de
Şebekliği mi yeğ tuttun şuursuz hergele
Amacın evrim falan değil
Senin maymun benliğin hilkate düşmandır
İnsanlık yutmadı attığın yemi bil
Anlattığın sadece desteksiz bir masaldır
Aslına bakarsan muhatap da sen değilsin
Pek muhterem babandır
Hem sen maymun dedin diye
Maymun olmadı olmaz kimse ama
Darwin amca
Atasına hayvan diyen
Hayvanoğlu hayvandır.
:) Ölmüşün ardından konuşulur mu üstad? Sudan geldi isek, genlerimizde solungaç talimatları yazılı olmalı lakin ortalama 6 bin yıllık bilinen tarihte solungaçlara ihtiyaç duyduğumuzda bile yani herhangi bir yerde boğulurken çıkmıyor namıssızlar.. en son gönekli tepe bulundu o da 12 bin yıllık olduğu söylenir, yeni haberlerin birinde almanya da 11 bin yıllık bir gömü de bullundu galiba.. o da sümer veya mezopotamya veya kayıp kıta mu söylevine tezat oluşturur..
kuşların da dinozorların en yakın akrabası olduğu kanıtlandı gibi. Bakteri düşünmüş dinoya kanat takmak masraflı demiş galiba kuşları küçültmüş, öyle pek iri yapılı kuş yok havada. :)
evrime akıl mantık yatmıyor da, Tanrı'ya da yatmıyor, daha doğrusu Tanrıya ulaşan, bilen, bilebilen yok. İnsan türü yani bizler de öyle ahım şahım bir canlı değiliz, üşüyoruz, yanıyoruz, hayat süremiz oldukça kısa, yarısı uykuda derken yaşayabildiğimiz güneş veya dünya yılımız 18-20-25 yıl dolu dolu.. yaratılan kusurluysa yaratan'ın da aklı kıt veya ermemiş olabilir. veya Tanrı böyle kusurlu yaratmayı istemiştir, onu hikmetine planına sorgumuz sualimiz zihnimiz yetmez der geçeriz. bu da tapıcılığa gidiyor. kusurlu yaratan bir tanrıya ben niye tapınayım bu düşüncelere girdikten sonra gibi..
Tanrının din gönderdiği de şüpheli, insanlık tarihi sadece belli bir bölgeden veya kültüründen, inancından ibaret olmaz. bu gerçek düşünce için aynı sülaleden gelen bir peygamberler silsilesi kabul görmemeli. dünyayı tanrı yarattıysa, çok yamuk bir dünya, eğri büğrü, girintili çıkıntılı, kutupları bile adil dağıtmamış dünyaya, kuzeye güneye koymuş...dağıtsana şöyle her kıtaya biraz buzul.. lakin bu da yetersiz kalıyor, dünyadaki kutupların 3 sefer yer değiştirdiği söyleniyor yazılıyor, hesaplanıyor.. kıtaların ayrılması en makul düşüncelerden. çünkü kıtaları yap boz gibi birleştirince şak oturuyorlar harita üstünde..
suyun daha doğrusu sahillere yakın yerlerin veya ana kıtalara yakın bölgelerde 180-350 metre derinliklerde inanılmaz kentler bulunuyor. suların ortalama 250 metre yükseldiği düşünülüyor, nuh tufanı bir çok kültürde var, bir çok kültürde bunu haber verenler var. bizim inanç kültüründe nuh'a haber verildi gibi, hindularda başka birine haber verilmiş şeklinde anlatılar var. dünyanın en örgütlü eski dini hindunizm veya budacılık gibi.. ibrahim döneminden biraz daha eski olabilir sanki. geçenlerde de hindular yanlışım olmasın 600 yıl aradan sonra camiye dönüştürülmüş tapınaklarını yeniden tapınağa dönüştürdüler, ağlayanlar, sızlayanlar, şükredenler..
geriye uzaylılar kaldı. uzaylı üstün ırk, gezegen şekillendirenler, gezegen oluşturanlar gibi söylentiler.. ki bunlar da bir çok kaynağını dini metinlerin arka planından çıkardıkları da oluyor. uzaylının, şimdiki insana en çok benzeyen maymun türüne genetik müdahale ettiği ve o şekilde bir gelişim veya dönüşüm olduğunu da tezlerin arasında.
zaman kavramını zihinlerimiz almıyor, yani benim zihnim error veriyor bu konuda.. islami söylencedeki tek bir insanın yüzü suyu hürmetine yaratılma veya hristiyanlıktaki tanrı baba meryeme üfledi hadisesi de error veriyor...
benim elimde şöyle sıkı sıkıya tutanabileceğim bir düşünce kalmadı. lakin zihnim bu bedeni kabul edemiyor artık. mekanikleşir mi insanlar,robotlaşır mı, zihinler aktarılır mı.. bu da mekanik - elektronik evrim gibi bir şey çıkarıyor..bu da sıkıntılı...
velhasılı üstadım; şiirinizi okurken hem güldüm, hem de nereden geldik, dünya necidir, biz neciyiz, Tanrı veya Allah insan, hayvan, bitki, materyaller, soyutluklar, somut yapılar, taştan yapılan çok eski sütunlar...
bu konuları hiç sevmiyorum, lakin düşünmeden de edemiyorum, bu vesile ile ortaya karışık salata yaptım üstadım.. kendibedenine tutuklu bir halde kalmışız..şu bedenin ötesine bir adım atsak.. belki bir çok cevaba ulaşacağız da...namümküm şimdilik, yani benim için error veriyor alemler, dünya, canlılık cansızlık...
üstadım sürçi lisanım olduysa affola. nereden nereye geldi bir şiir... düşün dünyevi düşün diyorum kendime.. en seveninize emanet. sağlıcakla..
Düşünce evrimi gerçek ama fiziksel evrim belki en fazla eski insanların çok yapılı olduğu geldi bize. İspatın bile ispata ihtiyaç duyduğu bir çağdayız. Çok bilgi var, çok iddia var. Bazen dümdüz yaşayıp gitmek istiyor insan. Ha diyelim ki evrim var benden çaldığı bir şey yok. Diyelim maymundan evrildik? E diğer maymunlara ayıp değil mi onlar öyle kütük gibi kalmışlar? Gibi bir sürü sorular dönüyor şu anda kafamda. Yazmaya ve sorgulamaya devam hepimiz. Tebrikler Ömer bey.