Deliler Ormanı

kendine ağırmış düşler aldı dilini uzatıp
görülmeyen mesafeler ekleyerek gülüşmesine devam etti
komik olan sigara içerken dudaklarının içe bükülmesi değil
veya dışına daha olgunlaşmış fikirler salıp o anı anlayamamak
tüm titreşimler kendine ait olsaydı
haftanın yedi gününü birleştirip toplamda
aslında eksilerek şarkı söylemek gibi bir şeydi konuşmak
toplu alımlarda indirim de yapılıyormuş
yüzlerce kişi aynı anda yere çakılırken
ölümlü yüzlerinin şekil değiştirmesine üzülmüyordu
sen geç
sen de geç
sende sende
sen dur
ağlamıyorsun ve sevinmiyorsun hiç bir şey olmamış gibi
yaprakların damlaları kaydırarak harekete geçmesi
kuş seslerinin alçalıp uzaklaşan mesafelere sürtünmesi ile uyandı
olmadık zamanlarda ormanlara kaçar
sınır saydığı korku alanlarına hiç uğramadan geri dönerdi
suların üstüne çıkıntı yapmış taş altlarında muhakkak yaşam belirtileri vardı
karşıya geçecek cesareti varsa kurtulur dediler
iki yalanın ortasında kalıp hangisin ölüm olabileceğini düşündü
yani doğal olan düşünmeden hareket etmekse adım dahi atmamalıydı
atmadı
serum ve kan şişelerinin ağaç diplerinde bırakılmış olmaları
deliler ormanındaki bağırtılara ulaşmasını engelliyordu
bir sigara daha istedi
senelerdir zıplayarak aynı şeyleri tekrarlıyordu
baba gelecek
baba gelecek
baba gelecek
diğeri saatine bakıp aynı yörüngede durdurulmuş anılarına savruluyor
rüzgarın onu bu yana atacağına inanıyordu
aynı inançla bir dairenin içinde dönmek
onu bütün acılarından uzaklaştırıyordu

güneş bu gün pencerelere yansıyıp başıma düştü
kliniğin alt mahsenin de şaraba yatırılmış delilere haftalardır ulaşılamıyor
toprağa açılan deliklerden ışık sarkıtsak
şarkılar söyleyip yağmurlar yağdırsak
ama olmaz ki
eğer uyandırırsak daha da küçülecekler
hem önümüz bıkkınlık verici yeşilin tonları ile kutsanmış vaziyette.

10 Nisan 2013 310 şiiri var.
Yorumlar