Derbeder

Korsanlar düğümlemiştir denizi
Nasırlı avuçlarda gecikmeli başlamış ömürler
Çıkarılıp atılmış giysi gibiyken hayat
Biraz daha pişmanlıktır bir gün daha yaşamak



Düğümü çözüldü batınî şehrin
Gölgelerde birikti katran
Ah o ruhumu mühürleyen sonsuz macera
Ölümdür artık ufka kanatlarını vuran



Anne sütüme karışmış hüzün
Ondandır ağzımdaki acımsı tat
Sahiller kayboldular gizemli sözlerin koynunda
Her şiir batar çaresizliğinde
Susmam bunun içindir



Gürbüz çocuklar doyasıya koşardı geceyi
Yağmurun ellerinden tutardık ağlayarak
Sesin kanayan şahidi olurdu zamanın
Bulutları tanırdık, bizim gibi kendini tüketen
İğreti bir gökyüzünün altında
Suskunluğumuzu ovalamak göğsümüzde
Bırakmak gibiydi buruk bir kenti



Saydam gülümseyişin batıp giderdi usulca
Gençliğimizin sergüzeşt sularında narin
Dalgaların getirdiği korsan ninnileriyle
Ufku seyrederdik



Hapsolmaktır gülün yapraklarına
Bir denizi kağıtlara sığdırmak
Her aldanış bir şey kopartır candan
Aşklar söner giderek
Kumsalların iliğine çekilir umut
Çaresiz yalnızlıklardır köpürten dalgaları
Bir kuş götürür çoktan unutulmuş bulutları
Ve bilinmez hiçbir zaman
Kimin gölgesi ne kadar işler derinlere
Kimin elleri ne kadar beyaz
Bilinmez
Hangi renkler bulaştı yüreğimize
Kendi körfezimizde kaybolduk sanki biraz



Seni avuçlarımdan göğe bırakırken
Bulutlar kayıp düşüyor elimden
Uzak şehirler zehirliyor kanımı
Kırık yakamozlar dansediyor içimdeki denizde
Sığınacak bir liman bulamadı yalnızlığım
Günlerde geçiyor işte ağır aksak
Zaman sinsi mi sinsi
Hangi rıhtımdan baksak

24 Ekim 2016 259 şiiri var.
Yorumlar